instruction
stringlengths
71
1.68k
output
stringlengths
12
1.44k
İspanya'nın kuzeyinde, tam Fransa sınırında bulunuyor San Sebas-tian. Atlas Okyanusu kıyısındaki şehir, Bask Bölgesi'nin en önem-li yerleşimlerinden biri. Şehrin hem Bask hem Fransız kültürünün etkisini hissettiğiniz bir havası var. Nüfusu 186 bin olan küçük bir şehir aslında ama gastronomi ve kültür alanında çok ileri bir nok-taya ulaşmış. Beni en çok etkileyen yanı da bu oldu. Ayrıca, 2016 yılında Avrupa Kültür Başkenti seçildi. Şehri son 80 yıldır çok bilinçli bir şekilde oya gibi işliyorlar. İlk defa 1939'da klasik müzik festivali düzenliyorlar. O yıldan bu yana her yıl ağustos ayında bu festival yapılmış. Her yıl temmuz ayında ise San Sebastian Caz Müzik Festivali düzenleniyor ve o da önemli bir caz festivali. Eğer eylülde bu şehri ziyaret ederseniz San Sebastian Film Festivali'ni izleyebilirsiniz.Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? verilen paragraf ve soruyu kullanarak 5 alternatif opsiyon yaz.
Şıklar: A) Açıklayıcı anlatımdan yararlanma B) Sayıp dökmelere yer verme C) Koşul-sonuç ilgisi kurma OD) Değerlendirmeye başvurma E) Nicel verilerdan yararlanma
Biraz unutkan veya dalgın biriyseniz şifrelerinizi hatırlamıyor veya anahtarlarınızı yanınıza almayı unutuyor olabilirsiniz. Bionym isim-li bir firma tarafından bütün bu sıkıntılara son verecek yeni bir bi-leklik tasarlandı. Nymi adı verilen bileklik aslında parmak izi veya yüz tanıma programları gibi kişiye özgü fiziksel karakterlerin şifre olarak kullanılması esasına dayanıyor. Kullanan kişinin kalp ritmi verilerine ulaşan bu bileklik, yüklenecek özel bir uygulama saye-sinde erişmek istediği cihazla bir çeşit kablosuz bağlantı -bluetooth- kullanarak iletişime geçecek. Kalp ritmi sayesinde sahibi-ni tanıyan ve çevresindeki dijital uygulamalarda gerekli olan şifre işlemlerini otomatik olarak gerçekleştiren bu bilekliklerde. bileği bükmek veya sallamak gibi bazı vücut hareketleri de komut olarak kullanılabilecek.Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? bu paragraf ve sorudan yola çıkarak 5 farklı opsiyon oluştur.
Şıklar: A) Tasarı bildiren cümlelere yer verilmiştir. B) Sözcükler daha çok, gerçek anlamlarıyla kullanılmıştır. C) Karşılıkı konuşma havası içinde yazılmıştır. O) Farklı yapıda cümlelere yer verilmiştir E) Koşul bildiren yargıya yer verilmiştir.
Roman kurmacadır ve romandaki gerçeklik de kurmaca bir ger-çekliktir. Kurmaca gerçeklik, kurmaca eserin kendi içinde tutar-lı ve gerçekçi olmasıdır. Roman hayatın gerçeklerini kendi iÇ gerçekliği hâline getirerek sunar. Butun realist ve natüralist ro-mancılar gözlemledikleri kişi ve olayları mumkun olduğunca bi-re bir yansıtmamış, kişi ve olayları gerçeğe benzer olarak ver-meye çalışmışlardır. Soz gelişi Stendhal'in Julien Sorel ve Fla-ubert'in Emma Bovary'si incelendiğinde onların. nufus kutük-lerin de adları sanları yazılı. başlarından geçen olaylar belli olan, gerçekten yaşamış kişiler olduğu meydana çıkmıştır. Ama bun-lar romana geçerken yaşayışlarında oldukları gibi mi Kızı! ile Ka-ra ya, Madame Bovary'e geçmişlerdir?Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? aşağıdaki paragraf ve soruya dayanarak 5 farklı seçenek oluştur.
Şıklar: A) Tespitte bulunma B) Açıklayıcı bir yol benimseme C) Örneklendirmeden yararlanma D) Tanımlamaya başvurma E) Sözde soru cümlesine yer verme
(0) 11. Dünya Savaşı sonrası spor bilimindeki gelişmelerle beraber antrenman bilimi de gelişmiştir. (10) Burada, özellikle ülkelerin tanıtımlarını spor yoluyla yapmaya çalışması, spor müsabakaları-nı üştünlüklerini gösterme alanı olarak görmesi önemli bir etken olmuştur. (lll) Dünyadaki ilk genel antrenman araştırmalarından sayılan Sovyet Matwejew'in “Spor Antrenmanının Periyotlanma-sı” adlı kitabında antrenman şekilleri ve tanımlarına yer verilmiştir. (IV) Birçok spor türünün antrenman periyotları hakkında Matwe-jew tarafından yapılan araştırma genelleştirilmiş, tüm branşlar te-orik bir sisteme oturtulmuş ve kuralları belirlenmiştir. (V) Bugün tamamen geçerli olan bu sistem. antrenman planlamasının teme-linini oluşturmaktadır. (VI) Daha sonra 1964'te Doğu Almanya'da D. Harre başkanlığındaki yazarlar topluluğu tarafından antrenman bi-limi ile ilgili gelişmeler yeni bir boyut kazanmış, bilim dalı olması-nın ilk adımları atılmıştır.Bu parçadan hareketle “antrenman bilimi” ile ilgili aşağıdaki-larden hangisi çıkarılabilir? verilen metin ve sorudan 5 farklı seçenek yaz.
Şıklar: A) Bilim dalı olmasının, aşamalı bir süreçte gerçekleştiği, B) Spor biliminin önem kazanmasıyla doğru orantılı bir gelişme gösterdiği, C) Sporun ülkeler arasında bir rekabet oluşturmasından olumlu etkilediği, D) Matwejew'in ortaya koyduğu prensiplerin geçerliliğini koruduğu, E) Sınırlarının belirlenmesi sonucunda sporcuların başarılarına büyük katkı sağladığı
Kazuo, 1954'te Japonya'da doğmuş ama daha beş yaşındayken ailesiyle birlikte İngiltere'ye göçüp yerleşmiş bir yazar. Japon-ya'dan küçük yaşta ayrılması, içinde doğduğu kültürün kılcalları-na inebilmesine engel olamamış. Bütün bunlar, onun bir önceki eserinden rahatlıkla anlaşılıyor. Tama-men İngiltere'ye özgü bir insan tipi olarak tanıdığımız “butler” (konağın başuşağı) anlatırken de Japonların “kendini disiplin altında tutma” geleneğinden yararlandığını sanıyorum. Ama düşünce ve düş dünyası çok geniş. Kazuo'da bunu en iyi göreceğimiz yerler-den biri de son romanı Beni Asla Bırakma. Dünya görüşünün bu genişliğine karşılık, anlatım tekniği konusunda ilginç bir ısrar var Bütün olayı, bir kişinin iç monoloğu yoluyla vermek. Yazar, çok iyi kullandığı bu yöntemiyle anlatısını sizlere sunarken size düşen iş, o anlatıda olmayanı yakalamak oluyor.Bu parçadan hareketle “Kazuo” ile ilgili olarak aşağıdakiler-den hangisi söylenemez? aşağıdaki paragraftan ve sorudan 5 opsiyon üret.
Şıklar: A) Kültürel birikimini yapıtlarına yansıtabildiği, B) Başka uluslara ait kültür ögelerini Japon kültürünün bakış açısıyla yorumladığı, C) Hayal gücünü genişliğini son eserinde ispatladığı, D) Eserlerinde, okurlara tamamlama fırsatı verecek boşluklar bırakmadığı, E) Aynı tekniği kararlı bir biçimde kullandığı
Orta Doğu başta olmak üzere pek çok ülkede tarımı yapılan siyez, on bin yıllık uzun geçmişiyle, buğday türlerinin atası. Bugüne kadar korunan genetik yapısı, besin değeri, canlı ve cansız etmenlere karşı dayanıklılığı siyezi birçok ülkede araştırmanın odak noktası hâline getirdi. Ülkemizde ilk olarak Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde tarımı yapıldığı tahmin edilen siyez, bugün düşük ve verimli dağlık arazilerde yetiştirilerek o bölge insanının ihtiyacını karşılamaktadır. Siyez, morfolojik yapısı bakımından diğer buğday türlerinden farklıdır. Örneğin “kavuz” olarak adlandırılan en dış katmanının yapısı diğer buğday türlerine kıyasla daha dirençli olduğu için siyez, çevreden gelebilecek zararlara karşı daha dayanıklıdır. Siyezin ayırt edici bir diğer özelliği de düşük glisemik indeksidir. Karbonhidrat miktarı düşük olduğundan kandaki şeker oranını birden yükseltmez ve vücutta ani açlık hissinin oluşmasını engeller. Sert iklim koşullarına dayanıklı olmasına rağmen verim oranı günümüz buğdaylarından düşük olduğu için siyezin ticari açıdan geliştirilmesi gerekiyor. Islah edilmiş buğdayların ekim alanlarının artması, siyez ekim alanlarının azalmasına yol açıyor.Bu parçadan “siyez buğdayı "yla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? bu metin ve soruyu kullanarak 5 adet seçenek yaz.
Şıklar: A) Günümüzde küçük alanlarda da olsa tarımı yapılmaktadır. B) Ticari açıdan verimsiz oluşu, ekiminin sınırlı kalmasına yol açmıştır. C) Günümüzde ıslah edilerek modern buğdaya dönüştürülmektedir. D) Ülkemize özgü bir tür değildir. E) Buğday ailesinin en eski üyesi olan bu tahıl, genetik özellikle rini korumaktadır.
Kısa süreli bellek, isminden de anlaşılabileceği gibi, sınırlı birim miktardaki bilgiyi kısa bir süreyle tutabilen bir bellek türüdür. Bu konuda klasikleşmiş bir örneği biz de verelim. İlk ve belki de son kez arayacağınız bir telefon numarasına baktınız, aradınız ve sonra? Eğer özel bir çaba göstermezseniz numarayı bir daha hatırlamayacaksınız. Bu tür görevler tipik bir kısa süreli bellek etkinliğidir. Kısa süreli belleğin tutabildiği bilgi miktarının 5-9 birim aralığında olduğu bulunmuştur ve bu bilgi yaklaşık 30 saniye kadar tutulabilmiştir. Burada “birim” kelimesinin kullanıldığına dikkat ediniz. Bu tercih, kısa süreli belleğin daha etkin kapasiteyle kullanılması sağlayan kümeleme özelliğinden ileri gelmektedir. Kümeleme, birimleri bazı düzenleme ilkelerine dayanarak daha büyük birim ler hâline birleştirip yeniden şekillendirmektir. Örneğin, arka arkaya dizilmiş birbiriyle ilgisiz 8 harfi hatırlamak mı daha kolaydır yoksa dörder hartli iki kelimeyi hatırlamak mı? Şüphesiz kelimeler daha kolay geri getirilecektir. Çünkü onlar aslında kümelenmiş oldukları için 2 birim bilgi hâline gelmişlerdir. Aynı şeyi, sayılar ve tarihler için de düşünebilirsiniz.Bu parçadan hareketle “kısa süreli bellek” ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? paragrafı ve soruyu kullanarak 5 farklı opsiyon üret.
Şıklar: A) Kümeleme, hatırlanmak istenen birim sayısını azaltmaya yardımcı olmaktadır. B) Kümeleme, bilginin akılda tutulmasını kolaylaştırmaktadır. C) Birimler, kümelemeyi oluşturan ögelerden biridir. D) Sınırlı bir sürede işlevini yerine getirmektedir. E) Kelimelere göre, sayılar daha uzun süre akılda tutulmaktadır.
Yaz aylarında bazen sıcaklar yüzünden, bazen ertesi gün işe gitmeyecek olmanın verdiği rahatlıkla normal zamana göre geç yatıyoruz. geç kalkıyoruz. Bunu da en çok çocuklar ve gençler yapıyor. Akşamları sürekli bilgisayar kullanan, telefonuyla meşgul olan veya televizyon seyreden çocuklar uyumakta zorluk çekiyor. Bir araştırma, beyindeki uyku merkezinin, bilgisayar veya televizyon-dan gelen ışığı “Gündüz daha bitmedi.” diye algılayarak uyku sinyalleri göndermediğini ortaya koydu. Son yılda uyku problemi yaşayan çocuk sayısında görülen yüzde 26'lık artış, buna bağlıyor. Geç saatlere kadar ekran başında kalan çocukların biyolojik uyku saatleri altüst oluyor. Bu çocuklar, yetişkinliklerinde de uyku problemleri veya sürekli bir uyku yoksunluğu yaşıyor. Ekran başında harcanan zaman arttıkça uyku süresinin azaldığı, uykusuzluk ve depresyona bağlı şikâyetlerin arttığı biliniyor. Öte yandan iyi ve yeterli uyku, beyni besliyor, güçlendiriyor. Yüksek notlar, erken yatmak ve yeterli uyumakla doğrudan bağlantılı. Erken yatıp yeteri kadar uyuyan çocuklar; öfkelerini, sevinçlerini, hüzünlerini dizginlemeyi bildiği gibi nerede, nasıl hareket edeceklerini de biliyor. Bu çocuklar, arkadaşlarıyla ve öğretmenleriyle neredeyse hiç çatışma yaşamıyor.Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? bu paragraf ve sorudan hareketle 5 seçenek yaz.
Şıklar: A) Sayısal verilerden yararlanılmıştır. B) Nesnel veriler kullanılmıştır C) Koşul bildiren cümleye yer verilmiştir. D) Aşamalı bir durumdan söz edilmiştir. E) Bazı düşünceler gerekçeli olarak sunulmuştur.
(paragraf yok, bu yüzden atlıyoruz)Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisi çıkarılamaz? verilen paragraf ve soruyu kullanarak 5 adet opsiyon üret.
Şıklar: A) Çocukların zekâ kapasitelerini artırıcı bir işlev gören uyku, onların okul başarılarını da etkilemektedir. B) Zamanında yatıp uykusunu alan çocuklar, duygu ve davranışlarını daha kolay kontrol edebilmektedir. C) Ekran karşısında geçirilen süreyle depresif şikâyetler ve uykusuzluk arasında doğrusal bir bağlantı vardır. D) Günlük uyku süresinde belirgin bir azalmaya yol açan depresyon, gençleri ekranlara daha fazla bağlamaktadır. E) Elektronik cihazların yaydığı ışık, uyku düzenini gece ve gündüz sistemine göre ayarlayan beynin yanılmasına yol açmaktadır.
(paragraf yok, bu yüzden atlıyoruz)Bu parçadan hareketle aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir? verilen paragraf ve soruya göre 5 seçenek oluştur.
Şıklar: A) Çocuklardaki uykusuzluk problemi, çocuklar ekranlardan uzaklaşsa bile hemen geçmemektedir. B) Çocuklardaki ekran bağımlılığı, yaşam boyu sürecek bir uykusuzluk problemine yol açabilmektedir. C) Çocukların yetişkinlerden daha az uyumalarının nedeni teknolojiyle daha erken tanışmalarıdır. D) Çocuklarda görülen uykusuzluk problemi, teknolojik cihazların yaygınlaşmasıyla ortaya çıkmıştır. E) Ebeveynlerin ekran karşısında geçirdikleri zaman, çocukların uyku düzenini olumsuz etkilemektedir.
Hayatın en önemli gerçeği samimiliktir. Bu itibarla, hayat ile bağlı olan edebiyat, mutlaka samimi bir edebiyattır denebilir. Hayatı en gizli, en karışık yönleriyle anlatmayan, birey ve toplum olarak duygularımızı tıpkı hayatta olduğu gibi saf ve derin bir şekilde duyurmayan: üzüntülerimizi, felaketlerimizi, açık açık yansıtmayan bir edebiyat, hayat ile ilgisi olmayan ve sahte bir edebiyattır. Öyle bir edebiyat, kelimeleri dizip onları işleyen pek hünerli kuyumcular çıkabilir. Belki onlar çok süslü, çok göz alıcı şeyler yapabilir. Fakat bütün bu sahte ürünler muntazam kış bahçelerinde yetişen iri yapraklı, parlak renkli çiçeklere benzer. Uzaklığından dolayı bize çok çekici, çok harikulade görünen o meçhul sıcak iklimlerin bu göz kamaştıran ürünleri nasıl açık bir havaya, sert bir rüzgâra dayanamazsa hayat ile ilgisi olmayan böyle bir edebiyat da zamanın yok edici kasırgaları önünde süpürülüp gitmeye mahkumdur.Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılabilir? verilen paragraf ve soru çerçevesinde 5 alternatif opsiyon yaz.
Şıklar: A) Sanat eseri, birey ve toplum arasında bir denge kurarak var olmalıdır. B) Yaşamın içinden çıkıp ondan beslenmeyen eserlerin ömrü kısa olur. C) İnsan bir şeyler katmayan bir yapıtın geniş kitlelere ulaşacağı söylenemez. OD) Bir eserde aranan en önemli özellik, içerikle üslubun uyum içinde olmasıdır. E) Yapıtlarında yaşama yer veren sanatçının, anlatım üzerinde çok durmasına gerek yoktur.
Bu parçada edebiyatla ilgili olarak vurgulanmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?Bu parçada edebiyatla ilgili olarak vurgulanmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? verilen paragraf ve soruyu kullanarak 5 alternatif opsiyon yaz.
Şıklar: A) Edebiyatın, insana dolayısıyla topluma has bir uğraş olduğu. B) Toplum ile edebiyatı ayrıştırmanın mümkün olmadığı. C) Edebiyatın toplumsal ilişkiler ağının bir parçası olarak varlık kazandığı. OD) Edebiyatın kendi yapısı içinde gerçek yaşamı ifade ettiği. E) Yaşamın keşfi ve yorumlanmasının edebiyatla gerçekleştiği.
Bir dönemi kapatıp bir başkasını açan devletlerin kültürel birikimleri çağlar boyu varlığını korumuştur. Asurlular bunlardan biriydi. Kurdukları devlet düzeni, arkadan gelenlerce de uygulandı. Mezopotamya'da kurulan bu devlette kral, tanrıların yeryüzündeki temsilcisiydi. Onlardan aldığı güçle ülkeyi yönetiyordu. Kültepe başta olmak üzere yayıldıkları bölgelerde gerçekleştirilen kazılar, onlarla ilgili birçok tarihi bilginin ortaya çıkarılmasını sağladı. Kolay yıpranmayan kil ve taş materyaller üzerine işledikleri metinler, bize kadar gelebilmişti. Bu belgelere göre Asurlular, ticaret yolları üzerindeki devletlerle anlaşıyor: kervanlarının yol üzerindeki devletlerin bölgesinden geçmesi karşılığında onlara önemli miktarlarda ücret ödüyordu. Buna karşılık o devletler, Asurlu tüccarların kullanması için yol, köprü ve hanlar yapıyor: kervanlarının güvenliğini sağlıyordu. Değerli yükler zarar görürse veya yağmalanırsa olayın yaşandığı bölgeyi kontrolü altında tutan devletler tazminat ödüyordu.Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılabılır? bu metin ve soruyu kullanarak 5 adet seçenek yaz.
Şıklar: A) Kendilerine ilahi bir güç atfedilen yöneticiler, ülkelerine daha da zenginleştirmişlerdir. B) Ticaretin gelişmesi için gereken altyapı hazırlayan uluslar büyük uygarlıklar kurmuştur. GC) Tarihte ticarete önem veren uluslar, insanlığın gidişatını değiştirecek devletler kurmuştur. 0) Tarihin gidişine yön veren ulusların ortaya koyduğu uygarlıkların etkileri uzun sürmüştür. E) Anlaşmaların yazıya dökülmesiyle birlikte devletler arası ticaret daha güvenli hâle gelmiştir.
Bu parçada “Asurlular”la ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?Bu parçada “Asurlular”la ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? verilen paragraftan ve sorusundan yola çıkarak 5 adet opsiyon yaz.
Şıklar: A) Diğer devletleri ekonomik olarak baskı altına aldıklarına. B) Devlet yönetimi anlayışına dinsel bir nitelik kazandırdıklarına. C) Dayanıklı malzemeler kullandıkları için yazılı metinlerinin günümüze ulaştığına. O) Komşu ülkelerle tüccarların mal güvenliğini garanti altına alan anlaşmalar yaptıklarına. E) Ortaya koydukları devlet yönetimi sisteminin daha sonra başka uluslara model olduğuna.
Önemli bir arkeolojik keşif olan Göbekli Tepe'deki kazılardan elde edilen bulgular: insanlık tarihinin yeniden yazılmasını ve insanın doğayla ilişkisi, yaşam biçimi, ürettikleri, inançları, mimarisi, sosyal ilişkileri, ortaya koyduğu sanatı gibi daha birçok yönünün tekrar gözden geçirilmesini sağladı. Göbekli Tepe'nin keşfi ve kazılardan çıkan eserlerin değeri, bu alanı ulusal sınırlardan küresele taşıdı ve Göbekli Tepe, tüm insanlığın ortak mirası olarak önem kazanmaya başladı. Özellikle uluslararası alanda Göbekli Tepe konusunda bilimsel çalışmaların artmaya ve çeşitlenmeye başlaması, arkeoloji bilimi yanında antropolojiden tarihe, coğrafyadan sosyolojiye, teolojiden mimariye kadar birçok bilim alanının konuya olan ilgisini artırdı. Ulusal düzeyde ise 2019 yılı Göbekli Tepe Yılı olarak ilan edilmiş ve resmi açılışın yapılması ile Göbekli Tepe, yerli ve yabancı turistler için gezilesi bir destinasyon haline gelmiştir. Geçmişte uzun yıllar tapınak olarak kullanılan ve önemli bir inanç merkezi olan Göbekli Tepe, günümüzde mekânsal olarak yeniden üretilmiş ve görsel tüketime dayanan bir turistik merkeze dönüşmüştür.Bu parçadan “Göbekli Tepe“ ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? bu metin ve soruyu kullanarak 5 adet seçenek yaz.
Şıklar: A) Günümüzde yapılış amacı dışında kullanıldığı, B) Turizmin tarihsel gelişimiyle ilgili ipuçları taşıdığı, C) İnsanlık tarihine olan bakışı değiştirdiği, D) Çeşitli disiplinlerin ilgi alanına girdiği, E) Etkisinin ulusal sınırları aştığı
Göbekli Tepe'nin ele alındığı bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?Göbekli Tepe'nin ele alındığı bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? bu paragraf ve sorudan yola çıkarak 5 farklı opsiyon oluştur.
Şıklar: A) 1. cümlede, ortaya koyduğu yeniliklerle ilgili genel bir tespitte bulunulmuştur., B) II. cümlede, kazandığı öneme dikkat çekilmiştir, C) III. cümlede, yargı, gerekçesiyle birlikte verilmiştir., D) IV. cümlede, kanıtlanabilir yargılara yer verilmiştir., E) V. cümlede, eski önemini yitirdiği vurgulanmıştır
Bitkiler ve hayvanlar gibi böcekler de günlük aktiflik-pasiflik dönüsüne sahiptir. Böcek türlerinin birçoğu ya sadece gündüz ya da sadece gece aktiftir. Kalan vakitlerde dinlenirler. Böceklerin uyku aşamaları bizimkine benzemez. Örneğin karasal memelilerle kuşlarda görülen ve uykunun rüya görme ile ilişkilendirilen bölümüne onlarda rastlanmaz. Uyku davranışı memelilerinkine en çok benzeyen böcek türü ise meyve sineğidir. Gece uykusuz bitakılan meyve sinekleri, gündüz telafi uykusuna yatar. Uykusuzken basit labirentlerden kolayca çıkamayan ve öğrenme güçlüğü çeken meyve sinekleri, uyku ilaçlarına karşı memelilerle aynı davranışı sergiler. Akşamları dinlenmeye çekilen kelebekler, sıcaklık belli bir noktanın altına düştüğünde hareket edemez. Dışarıdan uyku gibi görünen, fizyolojik faaliyetlerin kısıtlandığı bir dinlenme şeklidir bu. Uykusuz kalan arılar ise buldukları yiyecek kaynaklarının yerini kovanlarındaki diğer arılara bildirirken hatalı yön tarifini yapar.Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisi çıkarılabilir? bu paragraf ve soru için 5 farklı seçenek yaz.
Şıklar: A) Rüya görme bütün canlı türlerinde görülen bir özelliktir, B) Uyku düzeni bozuk olan canlılar düzenli uykuya geçmekte zorlanmaktadır., C) Yaşamsal aktivitelerini gece ve gündüze göre düzenleyen farklı canlı türleri vardır., D) Hayvanlarda ve böceklerde görülen uyku dönemi bitkilerde görülmemektedir., E) Bütün canlılar gündüzleri hareket ederken geceleri uyuyarak dinlenme eğilimindedir.
Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisine ulaşılamaz?Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisine ulaşılamaz? verilen paragraf ve soruya göre 5 seçenek oluştur.
Şıklar: A) Böceklerin uyuma biçimlerinin insanlardan farklı olduğuna, B) Uykusuzluğun böceklerde aktivite bozukluğuna yol açtığına, C) Memeliler ile bazı böceklerin uyku ilaçlarına aynı tepkiyi verdiğine, D) Kelebeklerin, sıcaklığın yüksek olduğu ortamlarda uykulu gözüktüğüne, E) Gece aktif olan böceklerin gündüz, gündüz aktif olan böceklerinse gece dinlendiğine
Çocuk kitaplarında biraz dolaylı bir anlatımla çocuğun kendisinin sonuç çıkarmasına fırsat verilmeli. Yetişkin de olsa çocuk da olsa okurun metni doğru okuyup değerlendirme yapacağına güvenilmeli. Günlük hayatta da çocuklara hep gelişmemiş insanlar olarak davranılıyor. Bazen aşırı korunuyor. bazen de görüş ve düşün-celeri küçümseniyor. Çocuk kitaplarındaki en büyük sorunlardan biri bu. Basit bir dil tercih ediliyor. Çocuğun anlayamayacağı sanılıyor. Oysa çocukların algısı ve düşüncesi sanıldığından hızlı gelişir. Anlatım yetenekleri, dilleri genellikle düşüncelerinden geri kalır. Bu nedenle yani iyi anlatamadıkları için normal bir ifade-yi de anlayamayacakları sanılır. Oysa yetişkinlerden çok daha iyi anlarlar.Bu parçada aşağıdakilerden hangisine karşı çıkılmaktadır? bu paragraf ve soruya dayanarak 5 adet seçenek oluştur.
Şıklar: A) Çocuk edebiyatı yazarlarının yetersiz pedagojik formasyona sahip olmasına, B) Çocuk kitaplarının, çocukların düş gücünü geliştirme yönünün ihmal edilmesine, C) Yazın dünyasında çocuk ve yetişkin edebiyatı ayrımının yapılmasına, D) Çocuklara yönelik eserlerde gündelik dilden farklı bir dil tercih edilmesine, E) Çocuk kitaplarında çocuklara hiçbir şey bilmeyen, eksik insanlarınmış gibi davranılmasına
Okurlarımın eserlerimi beğenmesi ve takdir etmesi çok kıymetli. Ancak salt okurlarımın beğenisini gözeterek benden beklenen yapıp güvenli alanımın dışına çıkmadığımda maalesef kendimi tekrar etmekten öteye gidemem. Bu eşsiz hazineye ulaşabilmek için kendimi sınırları belirli bir alanda hapsetmekten hep kaçındım. Bana yapılan övgülere ve yergilere eşit mesafede durmaya çalıştım. Bunların sanatıma yön vermesine asla izin vermedim.Bu parçada anlam akışının sağlanabilmesi için “Bir işi kendinizden ve değerlerinizden ödün verme yürekliliği göstererek daha da mükemmel hâle getirebiliyorsanız o zaman o işin verdiği tatmine paha biçilemez.” sözlerinin numaralanmış yerlerden hangisine getirilmesi gerekir? aşağıdaki paragraf ve soruya dayanarak 5 seçenek oluştur.
Şıklar: A) I, B) II, C) III, D) IV, E) V
Fruktoz şurubu son yıllarda giderek artan oranlarda gıda endüstrişinde kullanılıyor. Fruktoz şurupları yaklaşık 9650'den fazla fruktoz içeren, daha çok mısır nişasta glikozunun fruktoza dönüştürülmesi ile elde edilen şeker karışımlarıdır. Ayrıca 2690 fruktoz içeren üçüncü bir ürün tipi de vardır ama kullanımı sınırlıdır. Fruktozun en önemli özelliği diğer basit şekerlere oranla daha tatlı olmasıdır. Meyvelerde daha fazla bulunduğundan meyve şekeri olarak da bilinir. Elma, üzüm, portakal, armut ve muz gibi meyvelerde doğal olarak mevcuttur.Bu parçanın anlatımında aşağıda verilenlerden hangisi yoktur? aşağıdaki paragraf ve soruya dayanarak 5 farklı seçenek oluştur.
Şıklar: A) Açıklama, B) Terimler, C) Olasılık, D) Karşılaştırma, E) Sayısal veriler
"Bugünümyine boş geçti.”. diyenlere kızar. “Daha ne olacaktı, yaşadın ya?” der. Evet. yaşadın. Anladığım yanlış değil-se gördün. tattın. kokladın, acıktın, doydun. sevdin. hoşlandın. düşün-dün demeye getirir. Az şey mi bu? Hele sağlıklı olarak az şey mi? Âcı çekebilirdik değil mi? İlle de bir iş yapmak mı gerek-li yaşadım demek için? Bence de değil. Hep iş. hep çalışmak da-yanılır şey midir? Etrafımızdaki bunca güzellik çepeçevre bizi ku-şatmış dururken vaktin boş geçtiğini söylemek ne demek? Can sıkıntısı ne demek?Bu parçada görüşlerine yer verilen kişi yukarıda verilenlerin hangileriyle nitelendirilemez? bu paragraf ve soruya dayanarak 5 adet seçenek oluştur.
Şıklar: A) i ve II B) II ve V C) III ve IV D) Yalnız I E) Yalnız II
Bestseller şablonunun bir gereği olarak romanın, diliyle olduğu kadar. uğraştığı meselelerle de anlaşılır olması önem arz ediyor. Fazla felsefe yapar. fazla derinlere dalarsanız çok düşünmeye alışkın olmayan okuru kaçırırsınız. Bir yandan okura kendini “entelektüelmiş” gibi hissettirmeniz, bir yandan da kendini cahil gibi görmek-sine izin vermemeniz gerekiyor. Okur, “Amma ağır roman-mış.” deyip kitabı elinden bırakmamalı sonraBu parçaya göre bestseller romanlarda bulunması gereken özellik aşağıdakilerden hangisidir? bu paragraf ve sorudan hareketle 5 seçenek yaz.
Şıklar: A) İlgi görmesi için okurun istediği içeriğe sahip olması B) Genel kabul gören konuları işlemesi C) Rahat anlaşılır bir anlatımının olması D) En eğitimsiz insana bile seslenebilmesi E) Düşünsel yönünün belli bir kararda bırakılması
“Önemli olan duygudur.” der Robert Bresson. Ben de belli bir yaşa kadar özensiz ve çok da seçici olmadan ne buldumsa izle-dim ve yazdım. Filmlerle ilişkimde duygular ön plandaydı hep. Benim gerçekten düşünmemi tetikleyen ve anlamak ihtiyacını duyguların önüne geçiren film bir Kieslowski yapıtı oldu. Bu filmi izledikten sonra sinemaya ve filmlere olan yaklaşımlarım değişti.Yok Paragraf_4: İnternet, başta okuma alışkanlığımız olmak üzere birçok alışkanlığımızı değiştirdi. Sinema üzerine yazabildiğimiz gazete sayfaları daralıp. dergiler kapandıkça yani hareket alanımız kısıtlan-dıkça internete yönelmek kaçınılmaz hâle geldi. Tercihten ziyade zorunluluk söz konusu yani. Esas olan. okura ulaşmak ve bunun için internette olmamız gerekiyorsa internette olacağız tabii Soru_4: Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? verilen paragraf ve soru çerçevesinde 5 alternatif opsiyon yaz.
Şıklar: A) (1) Filmleri değerlendirirken duygularınız sizi yönlendirir mi? (II) İnternette birçok kişiye hızlı ve kolay ulaşmak sizi nasıl etkiledi? B) (1) Genellikle ne tür filmleri takip edip değerlendiriyorsunuz? (II) İnternet, sinema dünyasına ne gibi değişimler getirdi? C) (1) Sinemada izlediğiniz bir filmi hangi ölçütler doğrultusunda değerlendirirsiniz? (II) Sizin için internette mi yoksa gazete ve dergilerde mi yazmak daha verimli oluyor? D) (1) Sinemaya nerede ve ne zaman ilgi duymaya başladınız? (II) İnternetin sinema seyircisini değiştirdiğini düşünüyor musunuz? E) (1) Sinemaya olan bakışınızı kırılmaya uğratan bir film oldu mu? (II) Sanal dünyadaki gelişmelerin sinema yazarları açısından ne tür etkiler doğurduğunu düşünüyorsunuz?
Sanat ürünleri, uzun yıllar tüketime direndi. Ustalar eserlerini, tüketime değil, emeğe adıyordu. Tüketimin ateş çemberi genişledikçe sanatın da bu çembere girmesi kaçınılmaz oldu ve sanat ürünleri de sonunda tüketime boyun eğdi. Önce romanlar, ardından hikâyeler, denemeler ve nihayet şiir... Kelimeler tüketilerek yazılıyor artık yazılar, şiirler ve şarkılar... Oysa kullanılan kelimelerin yazıda hayat bulması gerekirdi. Yazılı ürünü okuduğu zaman kişi, “Şu kelimeyi kullanmıyordum oysa bu kelime ne kadar zarifmiş, konuşmalarımda bundan sonra bu kelimeye de yer vereyim.” demeliydi.Bu parçanın bütününde aşağıdakilerin hangisinden yakınılmaktadır? bu paragraf ve sorudan yola çıkarak 5 farklı opsiyon oluştur.
Şıklar: A) Edebi eserlerde sözcüklerin yerli yerinde kullanılmamasından, B) Toplumsal yaşamdaki değişimin edebi ürünlere geç yansımasından, C) Toplumun sanat ürünlerine karşı ilgisizliğinden, D) Sanatçıların geçim kaygısıyla eserlerini çalakalem yazmalarından, E) Sanatçıların yapıtlarını artık bir tüketim pazarı için oluşturmalarından
“Yakın Dünya Yörüngesi” adı verilen bölgeye yerleştirilen uydular 500 km civarında bir yükseklikte. her 90 dakikada bir Dünya çevresinde döner. Bu yörüngenin Dünya'ya yakın olması nedeniyle uyduların yörüngeye yerleştirilmesi hem kolay hem de ucuzdur Ayrıca iletişim ve veri aktarımı da nispeten daha kolay ve masrafsızdır. Dünya'nın radyasyon kuşağının altında kalan bir yörünge-da olduğu için hassas algılayıcılar yüksek enerji yüklü parçacıkların etkisinden uzak kalır. Ancak bu yörünge uydulara yerleştirilen her teleskop sistemi için uygun değildir. Geniş algılayıcı alanına sahip, hızla yön değiştirebilen uydular bu yörüngede iyi performans gösterir.Bu parçada sözü edilen “yörünge” ile ilgili olarak yargılarından hangileri söylenemez? bu paragrafı ve soruyu kullanarak 5 farklı opsiyon yaz.
Şıklar: A) Yalnız I, B) Yalnız II, C) Yalnız III, D) lll ve IV, E) Yalnız IV
Doktorlara göre fazla miktarda hayvansal protein tüketmek bizi hasta ediyor, özellikle de damarların ve kemiklerin yaşlanma sürecini hızlandırıyor. Fazla miktarda et tüketmek kanser riskini artırıyor ve ürik asit yükselmesine bağlı gut krizlerine neden olabiliyor. Özellikle yağlı etlere düşkünseniz damar hastalıklarına ve kalp krizine davetiye çıkardığınızı da unutmayın Çünkü genlerimizde bu derece fazla et tüketmek yok ve genlerimiz bu hızlı değişime ayak uyduramıyor.1 numaralı parçada geçen altı çizili sözü anlamca karşılayabilecek bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? bu paragraf ve sorudan hareketle 5 seçenek yaz.
Şıklar: A) Bu sanatçının kitapları, değişen okur kitlesinin beklentilerine uyum sağlayamadığı için artık okunmuyor. B) Artık öznel eleştiri, yaşadığımız çağın gerisinde kaldı ve eleştirmenlerçe bir yöntem olarak terçih edilmiyor C) Edebiyat dergilerimiz yeni ve farklı düşünceleri savunan yazarlara da kucak açmalı ve onları dışlamamalı. OD) Karikatüristlerin çizgilerinde değişik akımlardan izler görüyorum ve bu beni mutlu ediyor. E) O. hep genç yazarların destekçisi olmuş; ilginç ve aykırı düşüncelerini her yerde söylemelerini istemişti
Kırmızı etin fazlası zararlıdır. Ancak doğru seçimler yaptığınız sürece kırmızı etin değerli bir besin olduğunu da unutmayın. Hayvansal proteinlerin en değerlisi kırmızı ettir ve bitkisel proteinlerde bulunmayan aminoasitler içerir. Ayrıca son derece önemli bir B12 ve demir kaynağıdır. Diğer taraftan önemli bir enerji kaynağı olan Koenzim 0-10 ve önemli bir yapı taşı olan karnitin kaynağı olarak da düzenli olarak et tüketilmelidir.Yukarıda verilen Il numaralı parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? aşağıdaki paragraf ve soruya dayanarak 5 farklı seçenek oluştur.
Şıklar: A) I. parçada ifade edilen olumsuzluklara karşı alınması gereken önlemler dile getirilmektedir. B) I. parçada görüşleri aktarılan doktorların, bazı bilimsel gerçekleri görmezden geldiği söylenmektedir C) I. parçada belirtilen uyarılara dikkat edilerek hareket edildiğinde elde edilecek kazanımlardan söz edilmektedir. 0) I. parçada anlatılan olumsuz durumların meydana gelme sebepleri ve çözüm yollarından bahsedilmektedir. E) I. parçada değinilen düşüncelerin, bilimsel verilerle de desteklendiği gösterilmektedir.
Şınl şırıl akan dereyi izleyerek tepeye doğru ilerledi. İkindi vakti tarla kuşlarının cıvıltıları duyuluyordu havada. Güneşli yamaçlarda küllenmiş kıvılcım yatakları gibi kara çalılar vardı. Çiçek kümele-rinin arasında dalgın dalgın yürüyordu. Amacı tepedeki değirme-ne gitmekti. Değirmende mutlaka birileri vardır diye diye düşün-dü. En azından yiyecek bir şeyler bulurum, dedi. Bu düşüncelerle değirmene geldi. Ancak inanılmaz bir sessizlik vardı değirmende. Insanın eksik olmadığı değirmende o gün kimsecikler yoktu.Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? bu paragraf ve soruyu ele alarak 5 adet opsiyon yaz.
Şıklar: A) Öykülemeye başvurulmuştur. B) İkilemelere yer verilmiştir C) Deyimlere başvurularak anlatım güçlendirilmiştir. D) Niteleyici sözcükler kullanılmıştır E) Tanrısal bakış açısından yararlanılmıştır.
Bilimsel etkinlik denince aklımıza ilk gelen, gözlem ve deney yap-mak olabilir. Gözlem ve deneyin tüm bilimlerde ortak etkinlikler olduğunu düşünebilirsiniz. Ama deney yapmak, bağımsız değiş-kenleri değiştirip bağımlı değişkenlerdeki sonucu belirlemektir ve bu, her bilimde mümkün değildir. Mesela astronomi ve kozmolo-jilJe deney yapmak mümkün değil ama gözlem yapılabiliyor. Bir de tahmin yapmak var. Birçok bilim dalı için daha önce hiç yapıl-mış tahminleri öne sürmek çok önemli bir etkinlik. Ama dep-rem bilimi gibi bazı bilim dallarında, depremlerin olabileceği yerleri tahmin etmek mümkünken zamanlarını tahmin etmek en azından şimdilik mümkün değil.Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? verilen paragraf ve soruyu kullanarak 5 adet opsiyon üret.
Şıklar: A) Somutlama B) Karşılaştırma C) Tartışma D) Örnekleme E) Tanımlama
Dünyadaki en büyük su kütlesinin üzerinde “çelik kanatlı bir kuş”"un karnındayım. Macellan'ın geçmek için haftalarını harcadığı, onlarca tayfasını feda ettiği, kalanların açlıktan gemilerin meşin kısımlarını yedikleri, sakin görünümlü uçsuz bucaksız Pasifik'i birkaç saatte aşarken aklımda hep Vancouver var. Güler yüzlü insanları, şaha-ne parkları. otantik mahalleleri, bir zaman makinesini andıran s0-kaklarıyla Vancouver, Pasifik'in öte yanından beni çağırıyorBu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? bu paragrafı ve soruyu kullanarak 5 farklı opsiyon yaz.
Şıklar: A) Kişileştirme vardır. B) 1. kişili anlatımla biçimlendirilmiştir. C) Bir adlandırmaya yer verilmiştir. D) Anlatıcının duygusal etkilenmesi yansıtılmıştır. E) Abartmadan yararlanılmıştır.
Her fotoğrafçı gibi kışın karda, kapalı havada fotoğraf çekmenin sıkıntılarını düşünüyordum Van'a giderken. Işık uygun olacak mı, kar yağacak mı, yollar açık mı türünden sorularımın yanıtını daha ilk gün verdi Van. Gevaş'taki Halime Hatun Kümbeti'ne giderken kaygan yolun kenarında uzanan Van Gölü'nün martıları kar yağışı altında birbirlerine sokuluyorlardı. Arabamızın önüne fırlayan köpeklerin soluklarının yarattığı buhar havada asılı dururken göç yo-lunun yorgun ve üzgün bıldırcınları asfaltın üzerinde kalakalmış-Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? aşağıdaki paragraftan ve sorudan 5 opsiyon üret.
Şıklar: A) Devrik cümlelere yer verildiği B) İkilemelerden yararlanıldığı C) Farklı duyularla algılanan ayrıntılardan yararlanıldığı D) Alıntı yapıldığı E) İnsan dışındaki varlıklara insanlara özgü niteliğin yüklendiği
Bahar gelince babaannemle elinde çakısı ve torbası ile kırlara çıktığımızda şölen başlardı. Hem toplar hem anlatırdı. Kenger toplardık ilkin, toprağı kabartmış ilk sürgünleri çakı ile çıkarırdık, hem sütlü sütlü olurdu. Yazın büyüyüp diken olunca sakız yaptı-ğımız kengerlerdi bunlar. Soğanlı, yumurtalı yapardı babaannem ve nefis olurdu. Bir de fazla olursa turşusunu...Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? verilen paragraftan ve sorusundan yola çıkarak 5 adet opsiyon yaz.
Şıklar: A) Benzetmeye başvurulmuştur. B) Gözlemlere yer verilmiştir. C) Karşıtlıklardan yararlanılmıştır D) Yer yer öznel bir anlatımdan yararlanılmıştır. E) Eylemler oluş sırasına göre verilmiştir
Böylece kendimizi konfor alanı içinde tutmaya çalışırken güvende hissettiğimiz bu alanda sıkışıp kalırız. Bu sıkışıklığın kendi döngüsünde yaşarken de mevcut sorunları görmek, başka bir yolun bize daha iyi geleceğini fark etmek zaman alır. Bu sadece bir iş yaparken. bir yere giderken gibi uğraşlarla ilgili değil; sosyal ve duygusal ilişkilerimizde de geçerlidir. Güvenli alanımıza dahil edeceğimiz kişileri de benzer özelliklerden seçeriz ki aslında ilişkilerimizin iyi gidenleriyle kötü gidenlerinin yolları aynı kaynaktan beslenir. Güvenli alanlarımızı inşa ederken de referansımızı ilk ilişkilerimizi edindiğimiz. içine doğduğumuz ya da ailelerimizdeki ilişki biçimlerinden alırız.Bu parçanın başına, düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? bu paragraf ve sorudan hareketle 5 seçenek yaz.
Şıklar: A) Mutluluk ya da mutsuzluğun çıkış noktası, yaşamdaki tercihlerimizle doğrudan ilgilidir, B) Yaşamdaki her tanışma. her keşif gelecekte karşılaşacağımız yaşamsal zorlukların önünü açacak bir anahtarı yanında taşır, C) Kendimizi güvende hissettiğimiz ortamlarda bulunmayı isteyip yaşama sıkı sıkıya bağlı olmamamızın bir göstergesidir aslında, OD) Genellikle bizi en kısadan hedefe ulaştıracak, tanıdığımız yolunu gitmeyi tercih edip yeni keşiflerle aramıza mesafe koyanız, E) Ailemizin bize kazandırdığı her türlü alışkanlık, karakterimizin oluşmasına katkı sağlarken kendi kendimize ayakta durma yeteneğimizi de geliştirir
Yapılan araştırmalara göre ABD ve Kanada'da ağaçlar 30 yıl önce göre iki kat daha hızlı yok oluyor. Küresel ısınma sonucunda ortalama sıcaklıkların yarım derece artması buzların daha erken erimesine ve kuraklığın artmasına neden oluyor. Artan sıcaklıklar çam böceklerinin çoğalarak ağaçlara daha çok zarar vermesine de yol açıyor. Kuzeybatı Colorado'da 1.4 milyon hektar çam ormanı bu böcekler tarafından yok edildi. Bu gibi nedenler yüzünden seyrelen ve zayıflayan ormanların çok daha hızlı yok olduğu görülüyor. Ormanların yok olması atmosferdeki karbondioksidin artmasına yol açacağı için de küresel ısınmanın hızlanacağı düşünülüyor.Bu parçadan hareketle hangi yargılarına ulaşılabilir? verilen paragraf ve soru çerçevesinde 5 alternatif opsiyon yaz.
Şıklar: A) Yalnız l, B) l ve ll, C) Yalnız lll, D) l ve ll, E) Yalnız ll
Romanda mekân olarak seçilen sahildeki otel, üç boyutlu bir tablonun ilk bakışta görünen kışmı olarak karşımıza çıkıyor. O küçük çerçevenin içine üç kuşak insan manzarası yerleştirilmiş. Profildeki kişilerin soyağacı çizilirken bir yandan da onların yaşadığı dönem resmedilmiş. Bu yüzden yaşım gereği tanık olduğum ve büyüklerimden dinlediğim olaylarla örtüşen bir gerçeklik algısıyla okudum kitabı. Son derece akıcı bir dille yazılmış. Zaman da tıpkı mekân gibi şimdiden geriye doğru derinleşiyor. Kitabın yazıldığı 1980 sonrasıyla başlayan hikâye zamanı, otel sahibi İlhan Sacit'in Boşnak asıllı dedesinin, 1924 yılında Türkiye'ye göçmen olarak gelişine kadar uzanıyor. Oldukça uzun bir dönemi anlatması yönüyle Türkiye tarihinin bu kısmındaki insan ilişkilerine de ışık tutuyor. Köyden kente göç, tarım arazilerinin betona dönüşmesi, ekonomik gelişmeler, politik çalkantıların günlük yaşama etkilerine, kişiler üzerinden değiniyor yazar. Bu bakımdan kitapta Orhan Kemal'in izlerini görmek kaçınılmaz oldu benim için.Bu parçadan hareketle, sözü edilen yapıtla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? aşağıdaki paragraf ve soru için 5 alternatif seçenek oluştur.
Şıklar: A) Derinleştikçe anlam kazanan bir anlatımının olduğu, B) Olayların geçtiği dönemin, kişilerin serüvenleri üzerinden ak.tarıldığı, C) Olayların anlatımında kronolojik bir düzenin takip edilmediği, D) Türkiye'nin dönemsel gerçeklerine ışık tutarken başka bir yazara öykünüldüğü hissi uyandırdığı, E) Mekân tasvirlerinde yer alan imgesel söyleyişin kitabın genelinde varlığını hissettirdiği
Antakya'da 1932-1939 yılları arasında yürütülen çalışmalarda ortaya çıkarılan, çoğu Roma Dönemi'ne tarihlendirilen mimari ve diğer buluntular kentin zenginliğini ve ihtişamını ortaya sermiştir. Bulunan mozaikler sergilenmek üzere Hatay Arkeoloji Müzesi'ne taşınmıştır. Bu mozaikler, kronolojik olarak MS 2. yüzyıldan MS 6. yüzyıla kadar uzanan dört yüz yıllık dönemde üretilmiştir. Tema çeşitliliği açısından çok zengin olan bu mozâiklerde mitolojik konular, çeşitli inanç ve günlük hayat unsurlarının taşvirlerinin yanı sıra geometrik ve bitkisel süslemeler işlenmiştir. Mozâiklerin tamamı taban mozaiğidir ve dekoratif amaç ön planda bulunmaktadır. Antakya ve çevresinde bulunan mozaikler hem boyutları itibarıyla hem de konu ve yapım tekniği çeşitliliği nedeniyle dünya üzerinde haklı bir üne sahiptir.Bu parçadan hareketle “Hatay Arkeoloji Müzesi mozaikleri” ile ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi söylenebilir? verilen paragraf ve soru çerçevesinde 5 alternatif opsiyon yaz.
Şıklar: A) Her mozaiğin, kendisinden önce üretilenlerden sanatsal yönden daha üstün olduğu, B) Mitolojik tasvirlerin yer aldığı örneklerin sayıca daha fazla olduğu, C) Üretildikleri dönemde, bulundukları mekânları süsleme amacıylaydıkları, D) Bölge turizmine sağladığı katkıyla ekonomik bir değer taşıdığı, E) Sergilenenlerin tamamının, Roma Dönemi'ne ait olduğu
Çift başlı kartal motifinin MÖ 2 bin yıllarından itibaren Anadolu'nun bilinen ve tanınan yerleşik bir arma motifi olduğu ve bu motifin bir moda olarak tüm Avrupa ve Ön Asya'da benimsenip yaşatıldığı bilinmektedir. Hititlerde kraliyet amblemi olarak yorumlanan bu motifin aslında IV. Tuthaliya zamanında yaygınlaştığı tespit edilmiş: dönemin siyasi olayları göz önünde bulundurulduğunda ise bunun, Büyük Hitit Kralı IV. Tuthaliya ile Tarhuntaşsa Kralı Kurunta'yı simgelediği düşüncesi ağırlık kazanmıştır. Rusya'da çift başlı kartal, Çar ile kilise dayanışmasını, birlikteliğini ve bütünlüğünü simgelerken Avrupa'da özellikle Viyana'da çok sık ele alınan bu motifin Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'nun güç ve kudret birlikteliğini içeren Büyük Krallık yönetimini ifade ettiği düşünülmektedir.Bu parçadan "çift başlı kartal motifi” ile ilgili olarak aşağıdaki seçeneklerden hangisine ulaşılamaz? verilen paragraf ve soruyu kullanarak 5 adet opsiyon üret.
Şıklar: A) Anadolu toprakları dışında da bir motif olarak yer aldığına, B) Uluslar ve kültürler arasında ortak bir değer olarak kabul görduğüne, C) Tarih içindeki durumuyla ilgili olası değerlendirmeler yapıldığına, D) Avrupa'da, Doğu ülkelerine göre daha uzun süre motif olarak kullanıldığına, E) Simgelediği anlamın, kültürlere göre değişiklik gösterdiğine
(0) Bir kitapçı olarak tanınmamız, müdavimlerimizin oluşması zaman aldı. (11) Başlangıçta masrafları çıkaramadığımız anlar bile oldu. (lll) Pandemi sürecinde beş ay kapalı olduğumuz zamanı hariç tutarsak artık masraflarımızı çıkarmakta o kadar zorlanmıyoruz. (VW İşimizin güzelliklerine değinecek olursak en başta şüphesiz okurla kurduğumuz bağ geliyor. (V) Bu bağ, tek taraflı değil, karşılıklı birbirini besleyen bir yapıda gerçekleşmektedir.Bu parçada düşüncenin akışına göre numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra “Çoğunlukla biz okurlara kitap öneriyoruz ama gözümüzden kaçıp onların sayesinde fark ettiğimiz kitaplar da azımsanmayacak bir yekün tutmaktadır.” cümlesi getirilmelidir? bu metin ve soruyu kullanarak 5 adet seçenek yaz.
Şıklar: A) I, B) II, C) III, D) IV, E) V
Krater oluşumu Mars yüzeyinin şekillenmesi bakımından oldukça önemlidir. Mars'taki bu yapılanma, Merkür ve Ay'da gözlendiği gibi, çoğunlukla çarpma kraterlerinden oluşmaktadır. Diğer krater türlerine göre daha hacimli olan çarpma kraterleri, bir meteorit, asteroid veya kuyruklu yıldızın, bir gezegene veya uyduya çarpma sonucu oluşan, çanak şekilli jeolojik yapılardır. Kraterler, yapısal açıdan basit ve karmaşık kraterler olmak üzere iki gruba ayrılmaktadır. Basit kraterler, 10-15 km'den küçük çaplı, oldukça düzgün ve yüksek kenarlıdır. Karmaşık kraterler ise 100 km'den daha büyük çapa sahiptir ve merkez yükseltileriyle ve teras yapılı kenar duvarlarıyla basit kraterlere göre daha karmaşık yapılıdır.Bu parçadan aşağıdakilerin hangisi çıkarılabilir? verilen paragraf ve soruyu kullanarak 5 adet opsiyon üret.
Şıklar: A) Merkür ve Ay, Mars'a göre daha büyük kraterlere sahiptir, B) Çarpma kraterleri, gezegenler dışında başka gök cisimlerinde de bulunabilmektedir, C) Çapı 15 kilometreden büyük olan basit kraterler, pürüzlü bir düzeye sahiptir, D) Çanak şekilli kraterlerin tamamı, karmaşık yapılı krater sınıfına girmektedir, E) Mars'taki basit kraterlerin sayısı, karmaşık kraterlerin sayısından fazladır
Nostalji; bize ölümlü olduğumuzu hatırlatan, bizi zamana ve mekâna karşı sürekli tetikte tutan en şiddetli duygulardan biridir. Şıkıntısı çekilen ve özlemi duyulan şey ne kadar güzel olursa olsun. sonuç itibarıyla bir eksikliği, bir kaybı ve üzüntüyü işaret eder nostalji. Ama bundan da ziyade esas acı veriçi olan, geride bırakılan şeylerin (ev, dostluk, aşk vs.) asla aynı kalmayacaklarının bilinmesidir. Nostaljinin özündeki zaman-mekân birlikteliği işte burada devreye girer. Bir zamanlar yuva olarak bellediğimiz evleri, bir aşkı ya da bir dostluğu, paylaştığımız mekânları değiştiren şey zamandır. Çünkü zaman algımız, duygularımızı aşındırır ve bu noktada nostalji ortaya çıkar.Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi en uygundur? verilen paragraf ve soruya göre 5 seçenek oluştur.
Şıklar: A) Insanın geçmişte bıraktıklarına duyduğu özlemin ve bu özlemini giderme adına karşılaştığı zorlukların adıdır bir bakıma
Turgenyev; Babalar ve Oğullar romanında, kendi döneminde ki toplumun gelenekçi ve romantik kesimiyle onların nihilist, daha bireyci, yeniliklere açık çocukları arasındaki kuşak çatışmasını eğip bükmeden olduğu gibi aktarıyor. Roman karakterlerinden Bazarov güçlü kişiliği olan, sorgulayan, otorite kabul etmeyen biri olarak yer alırken yakın arkadaşı Arkadey ise biraz onun etkisinde kalsa da zayıf kişiliği ile bu dönüşümü yaşamakta zorluk çeken bir karakter. Rus toplumunu bir karakter üzerinden anlatan Oblomov'a benzeyen roman, aynı olguyu iki karakter üzerinden anlatmasıyla Oblomov'dan ayrışıyor. Yazar; karakterlerinin arkasından aslında kendi görüşlerini belirtirken süslü, derin analizli, müthiş tespitli sözlerini kitaba öyle doğru bir şekilde serpiştiriyor ki tam sıkılma hissi belirecekken sizi şaşırtan bir sözle baş başa kalıyorsunuz.Babalar ve Oğullar adlı eserin ve yazarının ele alındığı bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? verilen paragraf ve soruyu kullanarak 5 adet opsiyon üret.
Şıklar: A) I.de, içeriğiyle ilgili bilgi veriliyor.
(same as Paragraf_2)Bu parçada sözü edilen yazarla ilgili olarak aşağıdakilerden hangilerine ulaşılamaz? verilen paragraf ve soruyu kullanarak 5 adet opsiyon üret.
Şıklar: A) Yalnız I
Edebiyat dünyasına yeni adım atmış genç bir yazar arkadaşımız yanıma geldi, benden yazdığı öyküler için tavsiyelerimi istedi. Ben de yeni yazdığı bir öyküyü okudum. Öyküde şöyle bir kısım geçiyordu: “Kapıyı arkasından hızla kapadı. odaya çok kızgın bir şekilde girdi. Herkes bunu fark etti.” Tavsiyelerimden sonra genç yazar aynı cümleleri aşağıdaki gibi değiştirdi “Kapıyı vurdu. odada fırtına gibi esti. 'Kahretsin. bu ne hâl" diye haykırdı.”Bu parçadan hareketle genç yazara verilen tavsiye aşağıdakilerin hangisi olabilir? aşağıdaki paragraftan ve sorudan 5 opsiyon üret.
Şıklar: A) Okurunu duygusal açıdan yönlendirmek. doyurmak istiyor-san kahramanlarını belli yönleriyle değil. iyi-kötü tüm yönleriyle aydınlatmalısın. B) Her şeyi açıkça söylemek yerine bazı şeyleri göstererek okura metni anlamlandırma noktasında hareket alanı bırakmalısın. C) İyi bir yazar olmak istiyorsan olayı önemsemeyerek durumlarla ve olgulara odaklanmalı, bunların anlatımını işlevsel kılmalısın. D) Olayın geçtiği mekânı öyle anlatmalısın ki okur da kahramanla mekânı özdeşleştirebilsin, böylece olay somutluk kazansın. E) Anlattıkların ne kadar yerel özler taşısa da evrensel tema ve duygulara gönderme yaparsan daha geniş kitlelere ulaşma şansın olur.
----. Sanat her zaman öncelikli olarak “doğa-insan birlikteliği"ni ön planda tutmuştur. Model olarak alınan doğa nesneleri. çoğu zaman idealleştirilerek yüceltilmiştir. Bu bakımdan doğadan alınan gerçeklerin hayal gücüyle birleşiminden sanat eseri doğmakta. insan emeğinin ürünü olan sanat eseri de yine insanın ancak sanat yoluyla gerçekleştirdiği. düşüncesinde biçimlendirdiği ve yaratma süreciyle sonlandırdığı bir olguya dönüşmektedir. Bilim ise doğaya nesnel bir gerçeklikle yaklaşmış. onu anlayıp çözümlemeye çalışmıştır. Bilim, doğanın haritasını çıkarmamızı. biyolojik ve fiziksel alanları yönlendiren temel yasaları ayırt etmemizi sağlamıştır.Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? bu paragraf ve soru için 5 farklı seçenek yaz.
Şıklar: A) Günümüzde bilim ve sanatın birlikteliği insanları daha üretken kılmıştır. B) Bilim ve sanat, doğa kavramını farklı açılardan ele alıp değerlendirmiştir. C) Bilimin anlayamadığı veya çözümleyemediği doğa olayları, sanatçıların eliyle çözümlenmiştir. D) Sanatın öncülüğünde gelişen bilim, doğayı daha iyi anlamada insanlara yardımcı olur. E) Bilim adamları. doğa olaylarını açıklamaya çalışırken sanatçılara göre daha geniş imkânlara sahiptir.
Umberto Eco 1992-1993 yılları arasında verdiği bir dizi seminerde “örnek okur” tanımını tartışmaya açmıştır. Bu tanım, okuduğu edebiyat eserinin ve yazarının ne yapmaya çalıştığını fark edebilen, metinle ve yazarıyla bir dereceye kadar iş birliğine gidebilen bir okur prototipi ortaya koymuştu. Fakat, bir edebi tür olarak barındırdığı olanakları göz önüne aldığımızda. şirin çeşitli katmanları oluşan ve okurunun değişik okuma yöntemleri kurmasını sağlayan yapısı. yazarın eserini üretirken karşısında bulmayı tasarladığı o “örnek okur” profilinin oluşmasını zorlaştırıyor. Hem şairin hem de okurun önünde açılan bu özgür ama gizemli alan. şiirin. kat ettiği bunca zaman boyunca okurlarca tekrar tekrar üretilerek çoğalmasının. bu sayede de okurlarıyla buluşabildiği her çağa dair dikkate değer izleri bünyesinde taşıyarak yeni zamanlara aktarabilmesinin önünü açtıBu parçaya göre şiir okurunun, Umberto Eco'nun örnek okur profiline uymamasının nedeni aşağıdakilerden hangisidir? bu paragraf ve soruyu ele alarak 5 adet opsiyon yaz.
Şıklar: A) Şiirin anlaşılması zor, kapalı bir anlatıma sahip olması B) Şürde dile getirilen duyguların düzyazıya göre daha nitelikli olması C) Şiirin farklı anlamlara açılan, yorumlanmaya uygun özellikler barındırması D) Şiirde anlatılanların okurun beklentilerinin dışında gelişmesi E) Şiirde birikim ve kültürel altyapıyı gerektiren bir okumaya ihtiyacı duyulması
Endüstriyel faaliyetler sırasında veya sonucunda ortaya çıkan, bir işlemden geçmeden kullanılamayan veya tamamen kullanılmaz hale gelen maddelere katı atık denir. Endüstriyel sektörlerde ürün tipine bağlı olarak farklı atıklar üretilebilmektedir. Katı atıklar, gerek içeriklerindeki hastalık yapıcı veya bulaştırıcı maddelerle doğrudan gerekse fare, sinek vb. diğer canlılar için beslenme ve üreme kaynağı olması nedeniyle çevre ve insan sağlığını olumsuz etkileyebilmektedir. Katı atıkların çevreye etkileri biyolojik, kimyasal ve fiziksel nitelikte olabilmektedir. Direkt veya ara hayvanlarla bulaşabilen cüzzam, veba, kolera, dizanteri. tüberküloz. kuduz. sıtma gibi hastalıklar biyolojik olumsuzluklara örnek olurken çöp depolama alanlarında oluşan sızıntı suları ve gazlar. kimyasal ve biyolojik olumsuzluklara neden olmakta; çevreye sorumsuzca bırakılan atıklar insanlara fiziksel zararlar verebilmektedir.Bu parçada “katı atıklar”la ilgili olarak anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? bu paragraf ve sorudan yola çıkarak 5 farklı seçenek oluştur.
Şıklar: A) İçerdiği zararlı maddeler yüzünden çok tehlikeli olarak görüldüğü B) Sanayinin gelişmesine paralel olarak çevresel bir soruna dönüştüğü C) Yol açtığı zararlara karşı eldeki imkânlarla mücadele etmenin mümkün olmadığı D) Sebep olduğu hastalıkların insan sağlığını ciddi boyutlarda tehdit ettiği E) Atık döngüsü içinde, çevre ve insanla doğrudan ya da dolaylı etkileşim içinde olduğu
Popüler romanlarda iyiler hep iyi. kötüler hep kötüdür. Olaylar sırasında duygu ya da düşünce değişimi yaşamazlar. Düz karakter niteliğine sahip olan bu kişiler, yazarın söylemek istediklerini tek bir hamlede ifade edebilmesini kolaylaştıran unsurlardır. Bu açıdan onlar: duygu, düşünce ve davranış yönünden özgür değildir. Onların varlığı tamamen yazara bağlıdır. Romanın başından sonuna değin de yazarın amaçlarına hizmet ederler. Popüler romanların adlarının duyulmasında medyanın önemli bir payı vardır. Popüler romanların reklamı hem sosyal medya hem yayınevi hem de yazarların katıldığı söyleşilerle yapılır. Bu durum son dönemlerde öyle bir hâl almıştır ki okuyucu, sanki tanınmış yazarın en son çıkan eserini almazsa büyük bir kayıp yaşayacakmış gibi hissetmeye başlamaktadır.Bu parçadan “popüler romanlar”la ilgili olarak yukarıdakilerden hangileri çıkarılamaz? bu metin ve soruyu kullanarak 5 adet seçenek yaz.
Şıklar: A) Yalnız I, B) Yalnız II, C) IV, D) II ve III, E) I ve III
Beslenme şekli, yetersiz fiziksel etkinlik, kullanılan ilaçlar ve genetik nedenler çocuklarda obezitenin oluşumunda etkili olan unsurlardır. Bunun yanında medyada çocukları ve gençleri hedef alan yüksek kalorili, şekerli, yağlı, tuzlu ve besleyici olmayan yiyeceklerin reklamları, sağlıklı besinlerin reklamlarına göre çok daha fazla yayımlanıyor. Restoranlarda ve marketlerde sağlıksız yemekler ve içecekler büyük porsiyonlarda sunuluyor. Araştırmacılar, çocukların kendilerine daha büyük porsiyonlar servis edildiğinde farkında olmadan daha çok yediğini söylüyor. Diğer bir etken ise anne sütü. Her ne kadar mekanizması henüz açıklanamamış olsa da anne sütüyle daha uzun süre beslenen çocuklarda obezite görülme ihtimali düşüyor.Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi çocuklardaki obeziteyi tetikleyen etkenlerden biri değildir? verilen paragraftan ve sorusundan yola çıkarak 5 adet opsiyon yaz.
Şıklar: A) Doğuştan gelen yatkınlık, B) Kilo yapan yiyeceklerin özendirilmesi, C) Anne sütünden yeterince yararlanmama, D) Psikolojik problemler, E) Hareketsizlik
Uslup bir yazar için çok önemli bir olgu. Bir yazının içeriğini açık veya sanatlı bir biçimde yazıya dökmek için başvurulan tüm yollar. kişisel bir renk kazandığı sürece üslup içinde düşünülebilir. Bir yerde biçimi de kuşatır. Ne var ki biçimin belirli bir üsluba yaslanması, onun havasıyla beslenmesi gerekir. Aynı olayı, aynı dilde, aynı türde biçimlendirmelerine karşın iki yazarın ortaya koydukları ürünlerdeki benzemezlik sadece üslupla açıklanabilirBu parçadan “üslup"la ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? bu paragrafı ve soruyu kullanarak 5 farklı opsiyon yaz.
Şıklar: A) Yazıların sanatlı ve süslü olmasının üslup içinde ayrı bir yeri olduğuna, B) Bir yazının biçimiyle üslubunun ayrılmaz bir bütünlük gösterdiğine, C) Yazarların kendine özgü bir yazınsal kimlik kazanmasında belirleyici olduğuna, D) Kişisel farklılıklarla oluşsa da çoğu zaman ortak nitelikler taşıdığına, E) Oluşmasının zaman ve emek isteyen bir süreci zorunlu kıldığına
Bazı okurlara şiir zor geliyor. bir okuyuşta anlamadığı, kavrayamadığı bir şiiri atıveriyor bir kenara. “Ben bundan bir şey anlamadım.” diyor. Oysa aynı şiiri tekrar tekrar okuma dayanıklılığını gösterse zamanla onun kendisine bir şey verdiğini. gizlerini yavaş yavaş önüne serdiğini görecektir. Zamanla bir şiir okuma alışkanlığı kazanacak. şiirden tat almasını öğrenecektir.Bu parçada şiir okurundan aşağıdakilerden hangisini yapması beklenmektedir? bu metin ve soruyu kullanarak 5 adet seçenek yaz.
Şıklar: A) Şiir karşısında sabırlı ve ısrarcı bir tutum sergilemesi, B) Sağlam bir altyapıyla destekleyerek okuması, C) Farklı bakış açılarıyla şiire yaklaşması, D) Hemen fark edilemeyen ayrıntılara odaklanması, E) Oncelikli olarak zevk aldığı şiirleri okuması
Mehmet Rauf. Son Yıldız'da iç içe geçmiş çok katlı bir yapı inşa eder. Bu yapının her katında yepyeni şeyler yaşar ve duyumsar-sınız. Anlatılanlar kimi zaman sizi derinden etkiler. kimi zaman da şaşırtır. Görünürde bir aşk üçgenini olay örgüsünün merkezine alan metinde yazar. romandaki şahıs kadrosunun zihninin derinliklerine girerek insan psikolojisine dair önemli çıkarımlarda bulunur. Karakterlerini büyük bir ustalıkla tahlil eden yazar. insanların karşı karşıya kaldığı ikilemler karşısında yaşadığı tereddüt ve iç sorgulamaları da büyük bir açıklıkla ve konuşma dilinin akıcılığıyla gözler önüne serer. Cumhuriyet'in ilk yıllarında geçen romanın arka planındaysa yapılan devrimler sonucu açığa çıkan toplumsal değişim ele alınır. Yeni cemiyet hayatının. baloların. dansların, içkili davetlerin yer aldığı bu arka plan üzerinden yazar. toplumsal hayata yaşanan değişimdeki yüzeyselliğin altını çizer.Bu parçadan sözü edilen eserle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? bu paragraf ve sorudan hareketle 5 seçenek yaz.
Şıklar: A) Kahramanların iç dünyasının başarıyla yansıtıldığı, B) Okur üzerinde sarsıcı bir tesir bıraktığı, C) Toplum yaşamında etkisi sınırlı olan değişimlere dikkat çekildiği, D) Yalın bir dille yazıldığı, E) Verilmek istenen mesajların simgesel bir dille gizlendiği
Yediğimiz besinlerde bulunan karbonhidrat, yağ ve proteinler sindirim sürecinde yapı taşlarına ayrılır ve yaşamımız için gereken enerjiyi sağlar. Ancak bir süre sonra bu yapı taşlarının kan daki oranı azalmaya başlar. Ozellikle karbonhidratın temeli olan glikoz. beynimizin işlevlerini yerine getirmesi açısından önemlidir Uzun süre aç kaldığımızda vücudumuzun direnci azalır. Kandaki şeker seviyesinin düşük olması dikkatimizi toplamamızı zorlaştırır, konuşurken sözcükleri karıştırmamıza neden olur. Bunların yanı sıra beynimiz, kandaki glikoz miktarını yükseltmek amacıyla bazı organlara adrenalin ve nöropeptid Y hormonları salgılamaları için emir verir. Bu hormonlar, açlık sırasında kandaki glikoz düzeyinin korunması ve beynin sağlıklı işlemesinde görev alır. Ancak bir süre sonra hormonal denge iyice sarsılır ve bu durum bizim olmayacak şeylere kızmamız şeklinde ortaya çıkar.Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? aşağıdaki paragraf ve soruya dayanarak 5 seçenek oluştur.
Şıklar: A) Açlık, bireyin ruhsal dengesini bozarak agresifleştirmektedir. B) Kısa süreli açlığın insan için kimi yararlı yönleri vardır C) Kandaki şeker düzeyiyle beyin fonksiyonlarının sağlıklı işlemediği arasında önemli bir ilişki vardır. D) Vücut, açlık sırasında farklı hormonlar salgılayarak beynin çalışma düzenini sürdürmeye çalışır. E) Yağ ve karbonhidratlar vücut için önemli enerji kaynakları arasındadır.
Şiir, aslında ön kabulü reddeden bir sanattır. Uç beş şairin bir araya gelerek yazdıkları reçeteler doğrultusunda “iyi” olmaktansa: hiç bir sınırlandırmanın ve sınıflandırmanın olmadığı özgür bir ortamda. hayatın içinde nefes alarak daha doğal yollarla ve kendiliğinden iyi olmayı önceler. Geriye dönüp baktığımızda büyük şiir diye nitelendirdiğimiz yapıtların. kurallar silsilesiyle oluşturulan bir anlayıştan çok, kendi anlayışına yaslanan şairlerin yarattığı ayrıksı şiirler olduğunu görürüz.Aşağıdakilerden hangisi bu parçada konuşan şairin görüşleriyle örtüşür? verilen paragraf ve soru çerçevesinde 5 alternatif opsiyon yaz.
Şıklar: A) Yetkin bir şiir toplumsal duyarlığı geliştirip okurları bilinçlendirir B) Belli bir geleneğin toprağında yeşermeyen bir şiirin köklerinin sağlam olması mümkün değildir C) Başarılı olmak isteyen bir şair, dilsel ve kültürel bir birikim edindikten sonra şiir yazmalıdır. D) Bir şairden beklenen, kendi kültürünü ve temsilcisi olduğu medeniyetin kodlarını tüm insanlığa duyurmaktır. E) Bir şiir, kalıplara ve yaygın anlayışlara başkaldırıp kendi yolunu özgürce çizdiği zaman gerçek bir sanat eseri olur.
Tarihsel eleştiri yönteminde, dış dünya ile yapıt arasındaki bağlara ağırlık verilir. Eleştiride temel ilke, yapıttan çok yapıtın oluştuğu çağı anlamaktır. İzleyicinin ya da okurun bir yapıtı anlayıp tadına varabilmesi için, o yapıtın üretildiği dönemdeki koşullar, inançlar, dünya görüşü, sanat anlayışı ve gelenekleri hakkında bilgi sahibi olması gerekmektedir. Bu yöntemi benimseyen bir eleştirmen, tarihsel güçlerin, toplumsal koşulların sanatçıya nasıl etkiler yaptığını araştırır.Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi tarihsel eleştiri yöntemini kullanan bir eleştirmenin, Goriot Baba romanını eleştirirken soracağı sorulardan biridir? verilen paragraf ve soruya göre 5 seçenek oluştur.
Şıklar: A) Goriot Baba'nın yaşadığı sefalete rağmen iç dünyasının huzurlu olması bir çelişki değil mi? B) Yazarın Goriot Baba'yı sempatik gösterirken Madam Vauguer'e acımasız davranması, haksızlık değil mi? C) Yazarın Goriot Baba'ya odaklanırken pansiyondaki diğer kişileri daha sığ anlatması olayın gerçekliğine gölge düşürmüyor mu? D) Romandaki konumu düşünüldüğünde Eugene de Rastignac'ın yazarı temsil ettiği söylenebilir mi? E) Goriot Baba'nın kızının Paris sosyetesinin haberi olmadan babasıyla gizli görüşmesi, yazarın o dönemin Fransız zenginlerine sert bir eleştirisi olabilir mi?
Arkeologlar, bir süre çömleklerden bazılarının üzerindeki yüz çizimlerinin savaşçı insanlara ait olduğunu düşündü. Farklı türden kanıtları bir araya getirerek elde ettikleri bulgularsa bu yüz çizimlerinin kutsal sayılan kaplumbağalar ait olduğunu ortaya çıkardı.Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı ve kurallı bir bütün oluşturduğunda hangisi baştan dördüncü olur? verilen paragraf ve soruyu kullanarak 5 alternatif opsiyon yaz.
Şıklar: A) I B) II C) III D) IV E) V
Bir ekip, minyatür karaciğer üretti. Bu karaciğerler, yaklaşık olarak ceviz boyutunda. Bir toplantıda duyurulan haberde, insana nakli mümkün olabilecek boyutlarda sağlıklı karaciğer üretilmesi yolunda önemli bir adım atıldığı vurgulandı. Projenin mühendisi, “Daha önce bir karaciğerin işlevlerinin hepsini yerine getiren bir karaciğer üretilmemişti. Bu açıdan farklı ve öncü bir çalışma oldu.” açıklamasını yaptı.Bu parçada “minyatür karaciğer”le ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? aşağıdaki metin ve soru üzerinden 5 farklı opsiyon yaz.
Şıklar: A) Her hayvanın dokusunun kullanılmaya uygun olmadığına B) Bir karaciğerin tüm fonksiyonlarını taşıdığına C) Boyut itibarıyla henüz insanlarda kullanılabilecek nitelikte olmadığına D) İnsan ihtiyaçlarına ve fizyolojik yapısına uygun olarak üretilmesinin hedeflendiğine E) Karaciğer üretimi için bir ilki oluşturduğuna
İnsanlarda gebeliğin on yedinci haftasında şekillenmeye başlayan parmak izi desenleri. eşsiz olmaları sebebiyle 1920'lerden bugüne adli vakalarda kanıt olarak kullanılıyor. Aşınma, yanma, asit dökülmesi veya bazı deri hastalıkları nedeniyle zarar gören ya da kaybet parmak izi yaklaşık bir ayda kendini yeniler. Yapılan uzun vadeli incelemeler, parmak izi alınan kişinin yaşına ve parmak izi alma işlemleri arasındaki sürenin uzamasına bağlı olarak cihazların eşleştirme skorlarında düşüş olduğunu gösteriyor. Yaşlandıkça parmak uçlarındaki derinin esnekliğinin kaybolması, parmak izi desenlerindeki çıkıntıların kalınlaşması gibi sebeplerle parmak izimiz biraz değişse de adli kayıtlar için hâlâ güvenilir biyometrik veri olarak kabul ediliyor.Bu parçadan “parmak izi”yle ilgili olarak aşağıdakilerden hangi birine ulaşılamaz? bu metin ve soruyu kullanarak 5 adet seçenek yaz.
Şıklar: A) Zamanla kimi değişimler olsa da bu değişim, biyometrik veri olarak kullanımını etkilememektedir. B) Cihazlara kaydedilen izler, bazı nedenlerden dolayı sonraki yıllarda kayıtla tam olarak eşleşmeyebilir. C) Dış etkenlerden dolayı zarar görse de bir süre sonra eski hâlini almaktadır. OD) Her insanın farklı olduğu, 1920'deki çalışmalarla ortaya çıkarılmıştır. E) Anne karnında şekillenmekte ve bireyi diğerlerinden ayıran bir kimlik işlevi görmektedir.
Bundan dolayı biz okuduğumuz romanlardan, öykülerden, şiirlerden ve oyunlardan ayrımına varmadan bir şeyler öğreniriz. Salt bilgisel değildir bu öğrendiklerimiz. Duyarlığımızı da kuşatır. Bizde birtakım özlemler, düşler, tutkular uyandırır. Bilincimizi bilir, keskinleştirir. Okuduğumuz bir romanda ya da izlediğimiz bir oyunda kahramanın eylemleri, düşünceleri büyülüyor bizi: bizde bir saygı uyandırıyor. Bunun etkisiyle kendimizi kahramanla özdeşleştiriyoruz. Daha doğrusu onun duyarlığının, kişiliğinin etkisi altına giriyoruz.Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? bu paragraf ve sorudan yola çıkarak 5 farklı opsiyon oluştur.
Şıklar: A) Her yazınsal yapıt, içinden çıktığı kültürden etkilendiği gibi kendi kültürünü de etkileyerek zenginleştirir. B) Sanat yapıtları gerçeği, sanatın yasa ve ilkelerine göre değiştirerek ele alır. C) Edebiyat ürünlerinin etkisi, derinliğine bir nitelik taşıdığı gibi dolaylı bir nitelik de taşır. 0) Yazınsal yapıtlar, ister açık ister gizli olsun mutlaka yazıldığı dönemden izler ve etkiler barındırır. E) Bir yazar, dünya görüşünü ne denli gizlemeye çalışırsa çalışsın, bir şekilde okura hissettirir.
Çocukların maruz kaldıkları önemli adaletsizliklerden biri, yetişkinlere oranla çok daha kolay bilinebilir ve kategorize edilebilir yapıda olduklarını varsayan bir yanlış kanıdır. Bu kanı, çocukların psikososyal gelişimlerine indirgemeci bir bakışla yaklaşılmasına ve onların kolayca birbirleriyle karşılaştırılabilmelerine yol açar. Oysa çocuklar, biyolojik olarak yetişkinlerle aynı çeşitlilikte gen haritalarına sahiptir: zihinsel olarak ise olağanüstü bir hızla gelişen bilişsel kapasiteleri sayesinde, doğayı ve toplumu yalın bir biçimde değerlendirebilmeyi başarır. İnsanlar hakkında yeterince deneyimi olan herhangi bir kişi yetişkinlerin karakter olarak birbirlerine olan benzerliklerinin, çocukların kendi aralarındaki benzerliklerinden çok daha fazla olduğunu kabul edecektir.Bu parçada yetişkinlerin aşağıdaki davranışlarından hangisi eleştirilmektedir? bu metin ve soruyu kullanarak 5 adet seçenek yaz.
Şıklar: A) Çocukları kıyaslarken onların zihinsel kapasitesini dikkate almamaları. B) Kendilerinden beklenen kimi davranışları çocuklarda da görmek istemeleri. C) Çocukların bireysel farklılıklarını göz ardı ederek onları toplu bir yaklaşımla sınıflandırmaları. 0) Çocukların gelişimini destekleyecek koşullar oluşturmamaları. E) Çocuklar üzerinde baskı ve yönlendirmeye dayalı bir otorite kurmaları.
— Fiyboard. ne zaman ve kim tarafından tasarlandı? — Fransız uçak mühendisi, dünya şampiyonu Franky R. Zabata tarafından 2012 yılı sonbaharında üretildi. Kendi adını taşıyan firmasını kurup patentini alarak flyboardın, kısa sürede dünyanın dört bir yanına yayılmasını sağladı. — Fiyboard. nasıl kullanılıyor? — Suyun basınçla püskürtülmesi sonucu insanı havalandırıyor veya denizin içinde ilerlemesini sağlıyor. Hassas manevra kabiliyeti olan bu aleti hareket ettirmek oldukça kolay. Sadece dengede durup vücudunuzu ve ayaklarınızı senkronize hareket ettirmeniz yeterli. — Fiyboard standart bir modelden mi oluşuyor? — Farklı versiyonları var. İlki, amatör kullanımlar için ideal. Bu versiyon, aracı kullanmayı kolay öğrenmek için ayak ve vücut dengesi ve eğimleri ile ilgili hareket özgürlüğü sağlıyor. İkinci versiyonu ise kişinin yeteneklerine bağlı olarak hareket ve uçuş hassasiyeti sağlıyor. — Fiyboard kullanmak ne gibi riskler barındırıyor? — Bu alet, deniz motosikleti veya jetski gibi deniz araçlarına bağlı olan özel bir mekanizma ile çalışıyor. Bu spordan keyif almak biraz da deniz motosikletini kullanan kişinin deneyimine bağlı — Fiyboard kullanmak için eğitim almak gerekiyor mu? — Daha önce hiç kullanmamış kişiler için yarım saatlik bir antrenman yeterli oluyor. Ancak bu alıştırmadan önce kişilerin deniz korkusunu yenmiş, yüzmeyi bilen kişiler olması gerekiyor Aksi durumda pek çok risk ortaya çıkıyor.Aşağıdaki parçalardan hangisi birlikte verilen soruya yanıt vermemektedir? aşağıdaki paragraf ve soru için 5 alternatif seçenek oluştur.
Şıklar: A) — Fiyboard. ne zaman ve kim tarafından tasarlandı? B) — Fiyboard. nasıl kullanılıyor? C) — Fiyboard standart bir modelden mi oluşuyor? D) — Fiyboard kullanmak ne gibi riskler barındırıyor? E) — Fiyboard kullanmak için eğitim almak gerekiyor mu?
Richard Wagner, Johannes Brahms gibi sanatçılardan etkilenen Richard Strauss, kariyeri boyunca yazdığı ve yönettiği birçok opera ve oratoryo ile 20. yüzyıla damgasını vurmuştur. Büyük yeteneği ve aldığı kaliteli eğitim onun kısa sürede sanat camiasında adını duyurmasını sağlamıştır. Sanatçıların haklarını korumak için yaptığı çalışmalar, genç sanatçıların yapıtlarını sahnelemede gösterdiği cesaretiyle pek çok sanatçıyı etkilemiştir. Birçok eseri, yaşadığı dönemde soyut ve saçma bulunmuştur. Bunlardan biri olan Don Kişot, Bir Şövalye Üzerine Fantastik Çeşitlemeler adlı yapıtı da eleştirilerden nasibini almıştır. Sanatçının, yapıtı Cervantes'ten farklı olarak olayları kendi bakış açısından yansıtıp kara komedi değil, bir trajedi biçiminde sahneye uyarlaması, kişileri kendi görüşlerini yansıtan bir araç olarak görmesi, hayvanların rahatsız edici düzeydeki karışık sesleri, eserdeki sembolik dilin ortalama düzeydeki sanatseverlerce anlaşılamaması bu eleştiriler arasındaydı Strauss'un entelektüel bir kitleyi hedeflediğini, yapıttaki hayvanların bir sembol olduğunu açıklaması tartışmaları bitirmemiştir.Bu parçadan “Richard Strauss"la ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? bu paragrafı ve soruyu kullanarak 5 farklı opsiyon yaz.
Şıklar: A) Etkilendiği sanatçılardan daha başarılı ve ünlü olduğuna B) Aldığı sanatsal eğitimin ve birikiminin, opera sanatında söz sahibi olmasını sağladığına C) Belli bir düşünsel altyapısı olan sanatseverlere seslendiğine D) Yaşadığı dönemde yapıtlarının tam olarak anlaşılamadığına E) Sanatçıları maddi ve manevi yönden desteklediğine
Yazmanın hayalini sevmek ile yazmayı gerçekten istemek arasında gözden kaçırılan, belki de akla hiç gelmeyen farklar var. Kuşkusuz. bunlar arasında en önemli olanı yazma eyleminin kendisi. Yazmanın hayalini seven kişi genellikle yazmaz. En iyi ihtimalle, ilham geldiğinde, bir duygu tarafından tetiklendiğinde yazar. Ancak yazma işi böyle rastlantısal biçimde yapıldığında kişiyi bir yere götürmez. Yazma yolculuğunda sonuç almak için yapılması gereken en önemli iş yazmaktır. Sadece saman alevi gibi parlayıp sönen arzularla yazmak yetmez. Sistemli ve sürekli biçimde yazmak şarttır. Yazarlık hayali olanlar buna dikkat etmelidir. Başarılı yazarlık, geçici tutkuların değil, sürekli çabanın ürünüdür.Bu parçada anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? verilen paragraf ve soruyu kullanarak 5 adet opsiyon üret.
Şıklar: A) Başarılı bir yazı hayatı için yalnız çalışma değil, esin perisini yakalamak da gerekir. B) Bir yazarı yazma eyleminin kendisinden çok, yazmaya duyu- lan güçlü istek başarılı kılar. C) İyi bir yazar olmanın yolu yetenekten çok, disiplinli ve sabırlı bir çalışmadan geçer. D) Büyük bir istekle yazılan bir yazı, isteksizce yazılan onlarca yazıdan daha önemlidir. E) Yazma işinde başarılı olmak için anlık heveslerle değil, düzenli bir şekilde yazmak gerekir.
--. Kimileri, anlattığı sorunların hâlâ geçerli olmasına bağlar bu durumu. Gerçekten de insanlık henüz yabancılaşma sorununu aşamamıştır örneğin. Hatta geçmişe göre daha kötü bir durum söz konusudur. Bu görüş doğru olmakla birlikte eksiktir. Sanatçıların yapıtlarını sadece içeriği ile değerlendirmek doğru olmaz. Sanatçı, söyleyeceklerini sanatsal bir biçim içinde söyler. Bir sanatçının zamana karşı dayanıklılığı, seçtiği içerikten çok, kurduğu estetik yapıda saklıdır. Bir sanatçıyı ve onun yapıtlarını zamana karşı koruyan, öz değil, biçimdir.Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? bu metin ve soruyu kullanarak 5 adet seçenek yaz.
Şıklar: A) Sanatçıların belli konularda duyarlı olması, sık görülen bir du- rumdur. B) Edebiyat tarihinde aynı temayı işleyen birçok eserle karşılaş- mak mümkündür. C) Zaman değişse de edebiyat eserlerinde işlenen bazı konular hiç değişmemiştir. D) Yüzyıllar önce yazılan bazı eserlerin güncelliğini hâlâ koruma- sıyla ilgili farklı görüşler vardır. E) Yapıtlarıyla kendi dönemine damga vurmuş sanatçılarla ilgili farklı değerlendirmeler yapılır.
(I) Kent mekânının oluşumunda, düğüm noktalarının dağılımı ve yolların durumu çok önemli rol oynar. (II) Yollar, kentteki farklı iş-levlere hizmet eden bölgeleri birbirine bağlar ve kentteki hareket-liliği sağlar. (III) Düğüm noktaları ise kentin sosyallaşmesine yardımcı olan ve odak noktası oluşturan toplayıcı mekânlardır. (IV) İnsan- ların toplanmalarına, beklemelerine ve orada herhangi bir sosyal etkileşime katılmalarına olanak sağlarlar. (V) Çağdaş alışveriş merkezleri içerisinde bulunan bazı alanlar, genellikle insanların birbirleriyle iletişime geçtikleri, sosyal mekânlardır.Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? aşağıdaki paragraf ve soruya dayanarak 5 farklı seçenek oluştur.
Şıklar: A) I B) II C) III D) IV E) V
Oykü yazmak ve sonrasında gelen yayınevi süreci. birçok yazar için çok sıkıntılı günler demek. Oncelikle elimizdeki öyküyü yayımlamaya uygun yayınevlerini tanımanız gerekiyor. Oykü kitabı yayımlayan her yayınevi size uygun olmayabilir. Bu ayrımı doğru yapmak hem öykünüzün şansını artırır hem de sizi boşa geçecek bir zaman diliminden kurtarır. Bu süreçte reddedilmeyi kabullenmeniz. bunun bir son olmadığını bilip başka yerlerde şansınızı denemeniz gerekebilir. Oykülerinize güveniyorsanız asla umutsuzluğa düşmemelisiniz. Çünkü ----.Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? verilen paragraf ve soru çerçevesinde 5 alternatif opsiyon yaz.
Şıklar: A) herkesin sevdiği. kendine yakın bulduğu yazarlar vardır
Karadeniz. yer üstü güzelliklerinin yanı sıra, yer altı güzellikleriyle de doğaseverleri kendine çekiyor. Tipik Karadeniz bitki örtüsünün yeşiline boğulmuşken yeri göğü kaplayan bitki topluluğunun altında başka güzelliklerin olduğunun farkına varmak pek kolay değil. Ama altta on binlerce yılın sabrıyla oluşan mağaralar var. Çarpıcı güzellikleriyle doğanın insanoğluna bir armağanı aslında onlar. Usta bir ressamın. yaratıcı bir heykeltıraşın elinden çıkmış birer sanat eseri gibi her biri. Deniz seviyesinden 1070 metre yükseklikte Inaltı Mağarası da bunlardan biri. Şimdilik sadece ilk 400 metresi ziyarete açık olan mağaranın uzunluğu 2200 metreyi buluyor. Bu kadarcık alan bile mağaranın ne kadar güzel olduğunu anlamaya yetiyor. Girişteki ferahlatan genişlik, birkaç yüz metre ilerleyince iyice daralıp bir metrenin altına düşüyor. Tavan yüksekliği değişiklik göstermekle birlikte hiçbir yerde geçişi engelleyecek derecede alçalmıyor.Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? aşağıdaki paragraftan ve sorudan 5 opsiyon üret.
Şıklar: A) Benzetme yapılmıştır.
(I) Hareketli görüntülerin büyük boy perdede bir anlatı oluşturacak biçimde art arda gösterilmesi, yüzyıllardır bilinen bir uygulamaydı (II) Asya'dan çıkarak dünyanın çeşitli yerlerine dağılan gölge oyunu. bizde de Karagöz gösterileri hareketli görüntülerin ilk örnekleriydi. (III) Avrupa'da ise sinema öncesi ışık kullanılarak yapılan ilk gösteri, Hollanda'da gerçekleştirildi. (IV) Güneşin yada mum ışığının kullanıldığı düzenek, birkaç yıl içinde görüntünün. merceğin ve ışık kaynağının birlikte bulunduğu taşınabilir bir aygıta dönüştü. (V) Sihirli Fener adı verilen aygıtla düzenlenen ilk gösteri. Robertson takma adıyla bilinen, Belçikalı Etienne Gaspar Robert tarafından geçekleştirildi.Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra “17. yüzyıl ortalarında. yansıtıcı bir yüzey üzerine yapılan resimler bir mercek yardımıyla duvara aktarıldı.” cümlesi getirilebilir? verilen metin ve sorudan 5 farklı seçenek yaz.
Şıklar: A) I
Mayalar, astronomi ve matematiğe meraklı bir topluluktu. Yıllarca çoğu kimsenin adını bile duymadığı bu topluluk 21 Aralık 2012'de dünyanın sonunun geleceğine ilişkin kehanetleriyle bir anda insanlığın gündemine oturdu. Kehanete göre. Mayaların yaradılış ve savaş tanrısı Bolon Yokte, Tortuguero kentindeki bir tapınakta hüküm sürmek için bu tarihte Dünya'ya dönecekti. Mayalar için sembolik bir değeri olan bu tarih, gizemli tanrıların dönüşünü simgeliyordu. İşin doğrusunun, söylendiği gibi olmadığı daha sonra anlaşıldı. Meğer işin aslı öyle değilmiş. Bu tarih kıyamete değil, yeni bir çağın başlangıcına işaret ediyormuş.Bu parçadan Mayalar ile ilgili olarak hangi yargılarına ulaşılamaz? bu paragraf ve soru için 5 farklı seçenek yaz.
Şıklar: A) Yalnız I, B) Yalnız II, C) Yalnız III, D) I ve II, E) II ve III
Sonbaharın ilk günlerindeyiz. Küçük bir akarsuyun etraftan gelen yıkıntılarla tıkanması sonucu oluşan Borabay Gölü'nün etrafında inanılmaz bir renk cümbüşü... İlkbahar ve yaz boyunca yemyeşil olan dağların yamaçları, sonbaharın gelmesiyle sarı, yeşil ve kırımızı'nın birbirinden farklı tonlarına bürünmüş. Allı morlu bahar çiçeklerinin yerini sonbahar günleri almış. Doğaseverler ve fotoğrafçılar için muhteşem görüntüler oluşuyor göl ve çevresinde. Bu eşsiz manzarayı çektikleri fotoğraflarla ölümsüzleştiriyor buraya gelenler. Ziyaretçiler bir yandan manzaranın tadını çıkarırken diğer yandan bol bol oksijen alıyor.Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? aşağıdaki paragraf ve soruya dayanarak 5 seçenek oluştur.
Şıklar: A) Benzetme yapılmıştır, B) Betimleyici ögelere yer verilmiştir, C) Oznellik ağır basmaktadır, D) Eksiltili cümleye yer verilmiştir, E) İkileme kullanılmıştır.
Yazarın son romanı, onun artık aşina olduğumuz aşk romanlarından biri değil. Havasından suyuna, toprağından taşına, kuşundan balığına, yeryüzünden gökyüzüne, kentinden köyüne kadar doğa konusundaki duyarlılığın kendini gösterdiği bir roman bu. Köyden kente göç, çarpık kentleşmeye, yeşil alanların hızla azalmasına, değerini bilmediğimiz verimli topraklarımıza, hızla tükettiğimiz ve kirlettiğimiz su kaynaklarımıza dikkat çekiyor. Dahası, küresel ısınma söylemine sığınarak suçu üzerimizden atmanın yanlışlığıyla yüzleştiriyor okuru. Kurgunun ana ekseni çekilen, kirlenen sular üzerinde ilerlese de biricik dünyamızın günden güne nasıl da eksildiğini anlatıyor. Bir belgesele konu olacak onca çevre sorununu kurgusuna başarıyla yediren, okurun ilgisini roman sonuna kadar diri tutan yazarın, yazmaya başlamadan önce sıkı bir dönem geçirdiği, irdeleyeceği konuları iyi araştırdığı, kısacası dersine sıkı çalıştığı çok belirgin.Bu parçada sözü edilen romanla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? bu metin ve soruyu kullanarak 5 adet seçenek yaz.
Şıklar: A) Ayrıntılı çalışmalar içeren bir hazırlık döneminin ürünü olduğu, B) İçeriği bakımından yazarın diğer romanlarından farklı özellikleri gösterdiği, C) Doğal kaynakların azalmasının toplum üzerindeki etkilerini ortaya koyduğu, D) İnsanlara, suçu başkasına atarak sorumluktan kurtulamayacaklarını anlattığı, E) Bir çevre sorunundan yola çıkarak daha geniş sorunlara dikkat çektiği
Avrupa Türk edebiyatının en önemli isimlerinden olan Sevgi Ozdamar'ın, Almanca yazılmış romanlarını okurken bende satır aralarında Türkçe okuyor hissi uyanmaktadır. Bunun nedeni. Türkçe bilmeyen okurlar için neredeyse birer imgeye dönüşmüş olan kalıp sözlerin, benim için dilimizdeki kalıp söz niteliklerini koruyor olmalarıdır. diye düşünüyorum. Alman akademisyen Heidi Rösch, kendisinin verdiği göçmen edebiyatı seminerinde bu durumu test eder. Türkçe bilen bir bayan öğrencisine sunusunda Sevgi Ozdamar'ın Almanca yazılmış eserinden pasajlar okutur. Türkçe bilen öğrencilerin güldüklerini, eğlendiklerini; bilmeyenlerin ise metni tam olarak anlayamadıklarından, şaşkınlık içerisinde biraz da öfkelendiklerini görür. Metindeki anlaşılmayan pasajların açıklanmasıyla birlikte Türkçe bilen grubun metni “hiciv” olarak okuduklarını, bilmeyen grubun ise metni Türk göçmenliğinin bir belgesi olarak değerlendirdiklerini tespit eder.Bu parçadan hareketle Heidi Rösch'ün verdiği seminerdeki deneyimle, “Sevgi Ozdamar” ile ilgili aşağıdaki sonuçlardan hangisine ulaşmayı amaçladığı söylenebilir? bu paragraf ve soru için 5 farklı seçenek yaz.
Şıklar: A) Okurlardan duyacağı destekleyici sözlere ihtiyaç duyarak roman yazdığından okurlarının bir kısmının saygısını kaybettiğine, B) Türkçe bilmeyen okurlar tarafından okunacağını hesaba katmadan yazdığı romanlarının sanatsal niteliklerden yoksun olduğuna, C) Romanları farklı kültürlere sahip okurlar tarafından okunduğunda her okurun edebiyat tadı alacak kadar romanlarından haz duyduğuna, D) Romanlarındaki Türkçe söyleyişlerin Almancaya aktarıldığında bunların sadece Türkçe bilen alımlayıcılar tarafından çözümlenebildiğine, E) Almancayı edebiyat dili olarak kullanacak kadar iyi bilmediğine
I. Buhar makinesinin keşti ile başlayan sanayileşme, üretim yöntemlerini topyekün değiştirmiştir. Bu büyük ölçekli kitlesel üretim, yepyeni ekonomik yaklaşımlar ortaya çıkarmıştır. Sanayileşen ülkelerin kalkınması, sanayileşmenin farklı oranlarda olsa dünyada yaygınlaşmasına yol açmıştır. Bu durum da hava kirliliği gibi ciddi çevre sorunlarını ortaya çıkarmıştır. Paragraf_3: Doğanın sunduğu imkânlar içinde binlerce yıldır süregelen tarımsal faaliyetler, doğa ile uyumlu olarak sürdürülürken başta çevre için bir risk oluşturmamıştır. Zenginleşen dünya ve artan nüfus ile birlikte mevcut üretim alanları ve tekniklerinin yetersizliği insanoğlunu yeni arayışlara itmiş ve suni gübreler, aşırı sulama gibi yöntemler önemli çevre sorunlarına yol açmıştır. Sayıları gün geçtikçe artan et ve süt üretimi için büyüyen mega çiftlikler, burada oluşan hayvansal atıklar, toprak, hava ve su kirliliğini tetiklemektedir.Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? verilen paragraf ve soruyu kullanarak 5 alternatif opsiyon yaz.
Şıklar: A) Il. parçada: |. parçada olumsuz bir yönünden söz edilen olgunun, olumlu bir yönüne değinilmektedir, B) Çevre sorununun farklı iki alanda nasıl ortaya çıktığına dair bilgi vermektedirler, C) Il. parçada, |. parçada ele alınan konuyla ilgili bir öneride bulunulmaktadır, D) İL. parçada, |. parçadaki saptamanın doğruluğuna dair bir şüphe den söz edilmektedir, E) Aynı düşünceyi çelişen yönlerini örneklerle belirtmektedirler.
Konuşulan bir dili anlamak için şüphesiz o dille ilgili fonolojik, morfolojik ve semantik bilgilere sahip olmak gerekir. Ancak pragmatik bilgi de önemlidir. Tek bir sözcük bile belirsiz anlamlara işaret edebilir. Çünkü bir kelimenin birbirinden farklı anlamları olabilmektedir. Örneğin “Çaydan geliyor.” cümlesinde “çay” hangi anlamda kullanılmıştır? İlgili kişi çaylı bir toplantıdan geliyor olabileceği gibi akıp giden bir çay kıyısından geliyor da olabilir hatta onun çay toplamaktan gelmesi de mümkündür. Bu belirsizliği çözümleyebilmek ya da sözcüğü belirsizliğinden arındırabilmek için bağlamsal özelliklerden yararlanırız.Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce aşağıdakilerden hangisidir? aşağıdaki paragraf ve soruya dayanarak 5 seçenek oluştur.
Şıklar: A) Bir dilin konuşulması. onun bütün yapısal özelliklerini bilmeyi gerektirmez. B) İnsanlar arasında iletişimi sağlayan bir dil, onu konuşan insanların kültürel geçmişinden etkilenir C) Bir sözcüğün farklı anlamlarda kullanılması, o dilin sözcük dağarcığı için bir zenginliktir O) Dillerin yeni sözcükler oluşturma eğiliminde, insanların birbirleriyle doğru ve eksiksiz anlaşabilme isteği yatmaktadır. E) Konuşulan dilin anlaşılması, bazı durumlarda onun anlamını belirleyen birimlerin bir bütün olarak bilinmesine bağlı olabil-
Antibiyotiklerin keşfedilmesinden önce zararlı bakteriler. ölümcül canlılardı. Bugün birçok bakteri enfeksiyonu kolaylıkla antibiyotikler ile tedavi edilebilmektedir ancak bakteriler bu duruma karşı savaşmaktadır. Antibiyotikler karşısında zararlı bakteriler. daha dirençli hâle gelebilmektedir. Bu da bakteriyel enfeksiyonların tekrar ölümcül tehdit oluşturabildikleri anlamına gelmektedir. Antibiyotikler. insan ve hayvan hastalıklarının tedavisinde ve hayvanlarda büyümeyi destekleyici olarak yaygın biçimde kullanılmaktadır. Dünya çapında antibiyotik tüketiminin 100.000-200.000 ton arasında olduğu tahmin edilmektedir. 1996 yılında Avrupa Birliği'nde yaklaşık 10.200 ton antibiyotik tüketilirken bu miktarın yaklaşık 9>50'si veteriner ilaçlarında ve büyümeyi destekleyici maddelerde kullanılmıştır.Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? verilen paragraftan ve sorusundan yola çıkarak 5 adet opsiyon yaz.
Şıklar: AYI B) II ON D) V E) VII
Olimpiyat Oyunları'nın sembolü Olimpiyat meşalesi. antik ve modern olimpiyatlar arasındaki bağlantıyı gösterir. Diğer bir sembol Olimpiyat halkalarının renkleri ise dünyadaki her ülkenin bayrağında en az biri bulunan renklerden seçilmiştir. Madalyalara gelince birinciye verilen altın madalya. 1912 yılından bu yana artık saf altın olarak takdim edilmemektedir. Günümüzde altın madalyanın sadece adı altındır çünkü içeriğinin 2>51.34'ü altın, 9e92.5'i gümüş. 2e6,16'sı bakırdır. 1936 yılında Berlin'de yapılan Olimpiyatlar. televizyonda naklen yayınlanan ilk olimpiyat olarak tarihte yerini almıştır. Bu arada 2020 Olimpiyat Oyunları'na yeni eklenen golf ve ragbinin sahalara geri döndüğünü söyleyebiliriz. Çünkü golf en son 1904 yılında, ragbi ise en son 1924 yılında yapılan Olimpiyatlarda kendine yer bulmuştu.Bu parçadan hareketle “Olimpiyat Oyunları” ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? bu paragraf ve sorudan yola çıkarak 5 farklı seçenek oluştur.
Şıklar: A) Dünyadaki bütün ülkelerin en az bir yarışmacıyla temsil edildiği B) 1936 yılından önce canlı olarak ancak yapıldığı yerde seyredilebildiği C) Ara verdikten sonra tekrar müsabakalara dahil olan spor dallarının olduğu O) Birinci olan yarışmacılara verilen madalyadaki altın oranının düşük olduğu E) Meşalesinin geçmişle gelecek arasında bir bağı simgelediği
Bir ülkenin edebiyatında, o ülke tarihinde yaşanan siyasi, sosyal, kültürel olayların ve değişimlerin sanatsal yansımalarını görebilmek mümkündür.Aşağıdaki parçalardan hangisi “Bir ülkenin edebiyatında, o ülke tarihinde yaşanan siyasi, sosyal, kültürel olayların ve değişimlerin sanatsal yansımalarını görebilmek mümkündür.” düşünce­sine uzak düşmektedir? aşağıdaki paragraf ve soruya dayanarak 5 farklı seçenek oluştur.
Şıklar: A) Sanatçılar, kendi iç dünyasında var olanla daha çok ilgilendiği için sanat yapıtlarını da bu bağlamda üretirler. B) 26 Nisan 1937 tarihinde İspanya'nın küçük bir kenti olan Guernica. Alman uçakları tarafından saldırıya uğrar. C) Rollo May “Herhangi bir tarih döneminin psikolojik ve tinsel mizacını anlamak istiyorsanız bunu o dönemin sanatının derinlerinde aramaktan daha iyisini yapamazsınız.” der. D) Çağımızda dünya düzeninde değişen dengeler. sosyal yaşama etki etmiştir ve etmektedir. E) Her sanatçı, ait olduğu toplumsal sınıfın kültür kodlarını ve davranış biçimlerini zorunlu olarak taşır.
Petformans sanatçısı olarak tek başına çalışmaya alışkınım. Sanat üretimi süreci açık uçlu olsa da yalnız çalışırken olaylar üzerinde daha fazla kontrolüm olduğunu düşünürüm. Fakat yerinde saymaktan korkan bir sanatçı olarak da kabuğumu kırmaya hep gayret ederim. Bu yüzden daha önce hiç yapmamama rağmen bu gösteride iki performansçıyla beraber çalışmayı kabul ettim ve bundan çok memnun kaldım. Çünkü bu, bana yeni bakış açısı kazandıran bir deneyim oldu.Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi en uygundur? bu paragrafı ve soruyu kullanarak 5 farklı opsiyon yaz.
Şıklar: A) Farklı kişilerin yöntemlerini deneyimlemek, tarzlarını anlamak benim için heyecan vericiydi. B) Günümüz sanat anlayışından uzak kalmam gerektiğinin iyice farkına vardım. C) Her değişimin, sanat insanına katkı sağlamayacağını daha iyi anladım. D) Performans sanatçılarının, önceki kuşakların sanatsal yönelimlerini takip etmesini yanlış buluyorum. E) Yeni çalışmalara başlayabilmemin, bu performansımın başına­sına bağlı olacağını düşünmemiştim.
I. Buyüzden müzik kavramı, sadece bir eğlence aracı ya da keyifli bir boş zaman faaliyeti olarak tanımlanamaz. II. Müzik, insanoğlunun varlığı ile birlikte ortaya çıktığı düşünülen, insan hayatının en vazgeçilmez unsurlarından biridir. IN. Bu o kadar güçlü bir bağdır ki müzik günümüz sanayi çağında hemen hemen her ülkede endüstriyel bir sektör haline gelmiştir. IV. Çünkü müzik, içinde doğduğu toplumla bağı olan hatta ona yön veren önemli bir kültür ve sanat ögesidir aynı zamanda. V. Vazgeçilmez bir olgu olarak bu süreçte sadece duygu ve hislerimize tercüman olmakla kalmayıp hayatımızın hemen her alanına tesir edebilecek kadar etkili bir yapıya bürünmüştür.Yukarıda numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan dördüncü olur? bu paragraf ve sorudan hareketle 5 seçenek yaz.
Şıklar: A) I B) II C) III D) IV E) V
Akan ve akmakta olan yaşamı, bilinçaltından ve bilinçten geçirip dışa vurma işidir roman. Hem bireysel hem toplumsal boyutları olan bir yazı türüdür. Yaşam, bilinçten bilinçaltına iner, orada mayalanır. dinlenir ve değişir. Etkisi derin, yankısı geniş toplumsal olayların sekiz on yıl geriden gelerek romanlaşması bundandır. Diylim “esin” gibi bir belirtiyle ucu görünen konunun oradan dı-şa alınması zaman alır. O evrenin de romanına, romancısına göre birkaç yılı vardır. Bu açıdan kısa sürede yazıp ortaya koyan sanat-çıların yazdıklarında bir sığlık. bir yalınlık vardır. Georges Sime-non'un. Agatha Christie'nin adları çok roman yazmış olmakla anı-lır. Ne kadar birbirinin şablonudur o romanlar! Bir de Tolstoy'un, Faulkner'in, Gorki'nin kaçar roman yazdıklarını düşünelimBu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? aşağıdaki metin ve soru üzerinden 5 farklı opsiyon yaz.
Şıklar: A) Anlatımı tekdüzelikten kurtarmak için devrik cümleler kullanıl-mıştır. B) Örneklere başvurulmuştur. C) Öznel tanımlar yapılmıştır. 0D) Tanık göstermeden yararlanılmıştır. E) Mecaz anlamlı sözcüklere yer verilmiştir.
Eyüp'te Eski Eserleri Koruma Derneğinin. Feshane Caddesi'ne bakan yüzünde sevimli bir kuş evi var. Sığırcıklar. telaşa düşmüş: kuş evine çalı çırpı taşırken yoldan akan araba seline aldırmıyor Oysa bu semt; camileri, çeşmeleri, türbeleri, külliyeleri ile ne ka-dar da dingin! Buraya gelenler pek çok mezarın bulunduğu Cülus Yolu'ndan geçerek Eyüp Sultan Camisi'nin avlusunu dolduruyor Güvercinlerin kanat sesleri arasında. Eyüp Sultan'ın ve Âkşem-seddin'in dini hikâyelerini fısıldıyorlar birbirlerine. Eyüp, taşların ellerle sevildiği. sadece güvercinlerin, kumruların değil. insanların da dem çektiği; sesin yakarış ve şükür olduğu bir yer. Eyüp'ün güneşi gören yüzüne biraz uzaktan -Cibali'den, Ayvansaray'dan. Balat'tan. Fener'den- bakmak ise apayrı bir güzellikBu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? aşağıdaki paragraf ve soru için 5 alternatif seçenek oluştur.
Şıklar: A) İkilemeye yer verme B) Kişileştirmeye başvurma C) Sayıp dökmelerden yararlanma 0D) Görsel ve işitsel ögelerden yararlanma E) Öneri nitelikli cümleler kullanma
Kireç taşları daha dün konmuş gibi duran, yalnızca zamana değil de kışın kara. yazın güneşe, rüzgâr ve yağmura hâlâ direnen Ro-ma yolunda yürüdüm bir süre. Ne ayrık otları hakkından gelebil-mişti ne de toprak. Üzerinde yemyeşil çimenler bitmişti belki ama bugün bile ıssızlığın ortasında sanki bir menzile erişecekmiş gibi duruyordu. Buraya gelirken Antik Çağ'da Iç Anadolu'yu Kilikya'ya bağlayan “kapılar”"dan geçmemiştik gerçi. o kapılar incil'de anla-tıldığı kadar dardı. İki yanından yükselen sarp kayalar gökyüzünü kapatıyordu. Yine de Torosları yorucu bir yolculuk sonunda aşıp düze inmenin getirdiği o rahatlama duygusunu, yolun bitiminde-ki anıtsal kapının altından geçip aşağıda göz alabildiğine uzanan verimli tarlaları, ırmakları ve Akdeniz'in köpüklü kıyılarını görme-nin coşkusunu derinden hissettiğimi itiraf etmeliyim.Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisine başvu-rulmamıştır? aşağıdaki paragraf ve soruya dayanarak 5 farklı seçenek oluştur.
Şıklar: A) Devrik cümlelerle akıcılığın sağlamaya B) Tarihsel değerlerin örneklerle açıklamaya GC) Kişileştirmeye D) Yoruma E) Anlatanın duygusunun yansıtmaya
Bergama, İzmir'in kuzeyinde, Bakırçay havzasında yer alır. İl mer-kezine uzaklığı 107 km olan bu ilçenin ekonomisi ağırlıklı olarak tarıma dayalıdır. Bakırçay Ovası'nda tütün, pamuk. zeytin, doma-tes, buğday, mısır ve üzüm yetiştirilmektedir. Kozak Yaylası'nda çam fıstığı önemli bir gelir kaynağıdır. Halıcılık ve kilim dokumacı-lığının gelişme gösterdiği Bergama, Antik Çağ'ın en eski yerleşim birimlerinden biri olma özelliğine sahiptir. Türkiye'nin ilk arkeolo-ji müzesi olan Bergama Müzesi, günümüzde en çok bilinen ve zi-yaret edilen müzeler arasındadır. Bergama dendiği zaman önce-likle Akropolis. Asklepion, Kızıl Avlu, Kleopatra Güzellik Ilıcası ve Kozak Yaylası akla gelmektedirBu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? aşağıdaki paragraftan ve sorudan 5 opsiyon üret.
Şıklar: A) Gerekçeli yargılar kullanılmıştır B) Nesnel anlatımdan yararlanılmıştır. C) Karşılaştırmaya başvurulmuştur 0) Açıklayıcı anlatımdan yararlanılmıştır. E) Sayıp dökmelere yer verilmiştir.
İnsanlar, tarih boyunca doğayı gözlemlemiş ve ondan ilham almışlardır. Yaşamı kolaylaştırmak için onu taklit etmiş; bu yolla yeni ürünler ve yöntemler geliştirmiştir. Bir çevre sorunu olan atık konusuna gelince insanoğlunun. doğadan ilham alma ve ondan ders çıkarma noktasında bir ihmalinin olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü kullanım sonrası istenmeyen ve zarar oluşturabilen maddeler olarak tarif edilen atıkların varlığı. evrende her maddenin bir varlık için yaşamsal olduğu bilgisi ile çelişir. Doğada bir varlığın çıktısı. başka bir varlığın girdisi olarak devridaim eder. Esasında doğada atık madde yoktur. Sadece aşırı tüketimin oluşturduğu ölçek problemi vardır. İnsan doğadan ölçüsüzce almakta. doğanın kendi dengesi içinde bertaraf edeceğinden daha fazla atık ve çöp üretmektedir.Bu parçanın bütününde aşağıdakilerin hangisinden yakınılmaktadır? aşağıdaki paragraf ve soruya dayanarak 5 seçenek oluştur.
Şıklar: A) Doğayı taklit etme noktasında insanların isteksiz olmasından, B) Atık maddelerin, taşıdıkları tehlikenin derecesine göre sınıflandırılmamasından, C) İnsanın. doğanın kendisine sunduğu nimetlerden yeterince yararlanmamasından, D) İnsanların, doğanın ekolojik döngüsüne ayak uyduramayarak bir çevre problemi oluşturmasından, E) İnsanoğlunun tüketim yönünün daha çok ön plana çıkmasındandır
Bundan altı yıl önce oğlumun kaydı için Galatasaray Lisesine gitmiştim. Okulun duvarlarında bana bakan gencecik delikanlıların fotoğraflarını gördüğüm ve fotoğrafların altlarında onların 18 yaşında Çanakkale'de şehit olduklarını okuduğum anda okul kayıını falan unutmuştum. Yüzlerce delikanlının çok iyi eğitim koşullarını bırakıp bir savaşa gönüllü gidişleri kadar, bu kadar iyi eğitimli genci yitirmenin ne büyük bir beyin kaybı olduğunu düşünerek o duvarın önüne çakılmıştım. Aslında tam o sırada ben bir Çanakkale romanı yazmaya karar vermiştim ama o anda bunun pek farkında değildim. Bu hep böyle olur, bir virüs gibi bir ayrıntı kanınıza girer ve eğer uygun bir yer bulmuşsa yayılır. çoğalır. Yazar bir tür hastalık olan bu durumdan ancak yazarak kurtulurBu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? bu paragraf ve soruyu ele alarak 5 adet opsiyon yaz.
Şıklar: A) Herkesçe kabul görecek bir konuda eser vermek. kişinin yazarlığına daha çok katkı sağlar, B) Ülkece duyarlı olduğumuz konular. yazarların yapıtlarında yeterince yer almamaktadır, C) Eğitim kurumlarının edebiyatla olan bağı her zaman daha güçludur, D) Yaşamdaki küçük ayrıntılar, yazarların yazma eylemini ve sürecini etkiler, E) Geleceğe kalacak yapıtların yazarları. hep araştırma içinde olan kişilerdir
Müzik, sanatın soyut bir dalı olduğu için çocuğun yaratıcı ve soyut düşünme yeteneğini de geliştirir. Müzikal etkinlikler. birden çok katılımcıyı gerektirdiğinden çocuğun arkadaş edinmesini ve sosyalleşmesini destekler. Şarkı ve tekerlemeler, çocuğun dil gelişimini hızlandırır ve kelime dağarcığını zenginleştirir. Herhangi bir müzik enstrümanı çalan, müzik parçalarını çok iyi seslendiren veya müzik eşliğinde çok iyi ritim tutan çocukların öz güvenleri yükselir. Dolayısıyla çocuklar, birçok alanda sahip oldukları öz güven sayesinde başarı kazanabilirler. Kısaca müzik.Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? bu paragrafı ve soruyu kullanarak 5 farklı opsiyon yaz.
Şıklar: A) özellikle okul öncesi dönemde çok daha etkin bir öğretim aracı olarak kullanılabilir
Gazeteci: Tekrar tekrar okuduğunuz kitaplar var mı? Eleştirmen: Var elbette. Zaten ikinci kez elime almaya gerek görmediğim bir eserin ilk okumayı da hak etmediğini düşünmüşümdür hep. Gazeteci: Bir romanın ilk okunuşta kendini her yönüyle ifade edebilmiş olması başarı değil midir? Eleştirmen: Bir okunuşluk ömrü olması başarısı değil, başarısızlığıdır o romanın.Aşağıdaki yargılardan hangisinin bu diyalogdaki eleştirmenin sanat anlayışıyla örtüştüğü söylenebilir? bu paragraf ve soru için 5 farklı seçenek yaz.
Şıklar: A) İlk okunuşta bile değerini hissettiren bir sanat eseri, “başarılı” sıfatını hak ediyor demektir.
(1) Bir toplumu oluşturan bireyler, duygu ve düşüncelerini en iyi, dille ifade eder. (Il) Bir milletin sosyal ve maddi anlamda üretkenliği ne kadar ileri düzeyde ise dil zenginliği de o derecede mükemmel sayılır. (ill) Bu durum sadece kelime zenginliği olarak değil, aynı zamanda farklı anlatım biçimlerini de içeren bir zenginlik olarak değerlendirilir. (IV) Dil zenginliği, büyük oranda kültür zenginliğine dayandığı, onu yansıttığı için dilin anlam içeriğiyle parçası olduğu kültürün içeriği arasında tam bir örtüşme vardır. (V) Bir bakıma diyebiliriz ki dil, kültür içeriğinin aynası, onun simgelerle yansıtılmış hâlidir.Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? bu paragraf ve soru için 5 farklı seçenek yaz.
Şıklar: A) I
Plasebo etkisi; tıbbi olarak etkisiz bir ilacın ya da ilaç niteliği taşımayan ancak görünüşü ilaca benzeyen şeker, vitamin gibi maddelerin ilaçla aynı biçimde kullanılması ve telkine dayalı bir etki ortaya çıkarmasıdır. Aslında plasebonun fiziksel anlamda tedaviye yönelik bir gücü yoktur. Olsa bile bu etki genelde kısa süreli olur. Plasebo, hastalığa etki etmese de insanların nasıl hissettiği noktasında etkili olur. Fakat bazen de plasebo etkisi tam ters etki yapar ve sevimsiz semptomlara sebep olur. Bunlar: baş ağrıları, sinirlilik, mide bulantısı ya da kabızlık gibi bazı olumsuzluklardır. Her üç insandan birisinde bu durum yaşanır. Sahip olduğu tedavi gücünü de tamamen hastanın, verilen ilacın işe yarayacağını düşünmesinden alır. Kişiler plasebodan ne kadar pozitif etki alacaklarını düşünürlerse büyük olasılıkla bundan o kadar pozitif yararlanacaklardır.Bu parçaya göre "plasebo etkisi”yle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? aşağıdaki paragraf ve soruya dayanarak 5 seçenek oluştur.
Şıklar: A) Kimi insanlarda yan etkilerinin ortaya çıktığı, B) İnsanların, istemeleri halinde kendi kendilerini iyileştirme gücüyle ilgili olduğu, C) Yararlı olmasında insanların pozitif bakış açısının etkili olduğu, D) Plaseboilaç alan kişilerin, her zaman beklentileri doğrultusunda sonuçlar yaşadığı, E) İlaca benzeyen ancak gerçek bir ilaç olmayan maddelerden yararlanılabildiği
Zaman zaman duyduğumuz “Filancanın romanında veya öyküsünde kendimi buldum.” ifadesi, edebiyatın insanı anlamada gösterdiği başarının en yalın ifadesidir. Sanat eserinde insan olarak kendimizi buluruz. Çünkü her sanat eseri, ne kadar imge ve tasarım yüklü de olsa varoluştan türer ve yine varoluşa döner. Bütün bu yönelimler insandaki farklı ögelerin açılımı ve ifade bulmasıyla varlık kazanır. Bilim, felsefe ya da ahlak bunu doğrudan gerçekleştirirken sanat, dolaylı olarak estetik bir duyarlıkla ve haz vererek yapar.Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? aşağıdaki metin ve soru üzerinden 5 farklı opsiyon yaz.
Şıklar: A) Sanat ve edebiyat: insanı anlamada bilim, felsefe ve ahlak kadar önemlidir, B) Edebiyat eserlerinde insan, hem iç hem dış dünyasıyla verilmeye çalışılır, C) Sanat-edebiyat-insan ilişkisi ilk çağlardan beri birlikteliğini korumaktadır, D) İster toplumsal ister bireysel anlayışla yapılsın edebiyat yaşama renk katar, E) Sanat ve edebiyatın değiştirici ve dönüştürücü bir özelliği vardır
Sinema eleştirilerimde pek çok unsuru birlikte değerlendiririm. Ama gözettiğim öncelik, daima filmin yaşadığımız dünyayı yani gerçek sahneyi, hangi yönleriyle yansıttığı olur. Bu noktayı göz ardı eden yapıt, benim gözümde daha baştan olumsuz bir yargıya mahküm olacaktır. Çünkü bir filmi anlamanın yolunun, onu oluşturan kültürel iklimi anlamaktan geçtiğine inanırım. Ardından, kendinden önceki film geleneklerine yeni bir katkı sunup sunmadığı ve benim yaşam felsefemde yeni düşünceleri filizlendirip filizlendiremediğidir baktığım. Ancak bunlardan sonradır ki oyuncuların oyunculuk kalitesine; nesnelerin, figürlerin, ışık ve renklerin organizasyonuna dikkat ederim.Aşağıdakilerden hangisi bu yöntemi kullanan bir sinema eleştirmeninin süreç içinde soracağı sorulardan biri olamaz? aşağıdaki metin ve soru üzerinden 5 farklı opsiyon yaz.
Şıklar: A) Filmdeki ögeler arasında bir uyum var mı?, B) Film, senaryosu bakımından tutarlılık taşıyor mu?, C) Film, sosyolojik yapımızı hangi düzlemde yansıtıyor?, D) Film sayesinde ufkum genişliyor mu?, E) Film, orijinal bir bakış açısı sunuyor mu?
Yazar, son dönem öykücülüğümüzün nitelikli imzalarından biri. Öykülerinde geç kalmışlığın, yitirilmişliğin, ayrılıkların hikâyesini anlatır. Bireyin sarsıcı duygularını; rüya atmosferinde, lirik bir dil-le, kısa kısa cümlelerle ama bütünlüklü şiirsel bir tablo oluşturacak bir kurguyla işler. Arabeske, abartıya, melodrama düşmeden insanların en melankolik, yenik anlarını, hüzünlerini öyküleştirir. Onun öykülerinde insan yalnızlığının yansımaları aktarılırken etkili, sahici ve iç burkan bir dünya kurulur. Etraftaki her şey bu yalnızlığı simgeler, büyütür, derinleştirir. Dil, hep şiirseldir: içli, lirik bir akıcılığa ulaşır.Bu parçadan sözü edilen yazarla ilgili olarak yukarıda verilenlerden hangilerine ulaşılamaz? verilen paragraf ve soruyu kullanarak 5 alternatif opsiyon yaz.
Şıklar: I, II, III, IV, I ve IV
Biyofloresan, canlının ışığı soğurması ve farklı renkte tekrar yaymasıdır. Biyofloresan, canlıların derilerinde veya dokularında bulunan ve ışığı soğuran proteinler sayesinde gerçekleşir. Bu proteinler mavi ile morötesi dalga boyu aralığındaki yüksek enerjili ışınları soğurur ve daha uzun dalga boyundaki düşük enerjili ışınlar şeklinde geri yayar. Bu sayede biyofloresan üreten canlılar morötesi ışık altında yeşil, turuncu veya kırmızı renkte görünür. Onceden biyofloresanın sadece bazı mercanlar ve denizanaları tarafından gerçekleştirildiği düşünülüyordu. Araştırmalarda okyanustaki bazı balık türlerinin parlak kırmızı, yeşil ve turuncu ışık yaydığı yani biyofloresan ürettiği keşfedildi.Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? aşağıdaki paragraf ve soruya dayanarak 5 seçenek oluştur.
Şıklar: III, IV, V, VI, I
Halkın dili, her yönüyle sanat eserine yansır: sanatçının görevlerinden biri de halktan aldığı bu zenginliği yeniden ve en güzel şekliyle halka sunmak, bu söz varlığının unutulmasına engel olmaktır.Aşağıdaki parçalardan hangisi “Halkın dili, her yönüyle sanat eserine yansır: sanatçının görevlerinden biri de halktan aldığı bu zenginliği yeniden ve en güzel şekliyle halka sunmak, bu söz varlığının unutulmasına engel olmaktır.” düşüncesine uzak düşmektedir? aşağıdaki metin ve soru üzerinden 5 farklı opsiyon yaz.
Şıklar: A, B, C, D, E
Yakuşima, Japon Takımadaları'nın güneybatı sınırında, ülkenin en büyük adalarından Kyuşu'nun güneyinde konumlanıyor. O büyük adanın o kadar dağlık bir yapısı var ki ona neden “okyanusun Alpler”i dediklerini anlamak güç değil. Büyük Okyanus'un sularıyla çevrili Yakuşima'yı UNESCO Dünya Miras Listesi'ne dâhil eden ana unsur, sahil bölgelerindeki subtropikal iklimle adanın dağlardaki subalpin iklim arasındaki farkın yarattığı eşsiz ekosistem. Dünya'nın eski çağlarına özgü yağmur ormanlarını da kapsayan bu ekosistem, adayı Japonya'nın en cazip bölgelerinden biri kılıyor.Yakuşima'nın UNESCO'nun Dünya Miras Listesi'ne girmesinin bölge üzerindeki etkisi ne olmuştur? verilen paragraftan ve sorusundan yola çıkarak 5 adet opsiyon yaz.
Şıklar: A) Bölgenin ününü arttırdı. B) Ekosistemin korunmasına yardımcı oldu. C) Turizmi arttırdı. D) Ekonominin lokomotifine dönüştü. E) İnsanların ekonomisine katkı sağladı.
19. yüzyılın ortalarında İngiltere'de başlayan ve yarım yüzyıl kadar devam eden eğrelti çılgınlığı, kısa bir sürede ülkenin tamamına bulaşıcı bir hastalık gibi yayıldı. İngiltere'de 1837-1918 yılları arasında eğrelti otlaarı konusunda tam yüz kitap yayımlandı. Eğrelti çılgınlığının etkisi, bitkilerin somut varlıklarıyla da sınırlı kalmadı. İngiltere'de eğrelti desenleri her türden nesnenin üzerinde görülmeye başladı.Bu parçada sözü edilen “eğrelti çılgınlığı” ile ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? aşağıdaki paragraf ve soru için 5 alternatif seçenek oluştur.
Şıklar: A) Yaşamın neredeyse her alanında etkisini gösterdiğine. B) Farklı toplumsal katmanları etkisi altına aldığına. C) Sınıfsal farklılıkları ortadan kaldırdığına. D) Bireylerin toplum içindeki konumuna katkı sağladığına. E) Toplumsal etkisinin elli yıl kadar devam ettiğine.
(same as Paragraf_2)Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? verilen paragraf ve soruyu kullanarak 5 adet opsiyon üret.
Şıklar: A) Sayıp dökmelerden yararlanılmıştır. B) Benzetmeye başvurulmuştur. C) Açıklama yapılmıştır. D) Kesinlik bildiren cümlelere yer verilmiştir. E) Koşul bildiren cümleler vardır.
Yaratıcı eylem birkaç evreden oluşur. İlk evrede kişi görünürde çözümsüz bir problem üzerinde kafa yorar. Daha sonraki kuluçka döneminde dikkatini bilinç düzeyinde başka konulara kaydırırken bilinç dışında yeni fikirler filizlenir. Ve bir gün, genellikle kişi rahat ve dinlendirici ortamdayken ani bir “buldum” yaşantısıyla çözümün ışığını görür. Ama bu ışık çözümün kendisi değildir. daha sonra kişinin bu fikri geliştirmesi bilimsel, estetik ve toplumsal ölçülere göre sınaması gerekir.Bu parçada aşağıdakilerin hangisinden söz edilmektedir? bu paragraf ve soru için 5 farklı seçenek yaz.
Şıklar: A) Yaratıcılığın esinle birlikte disiplinli bir çabanın ürünü olduğundan, B) Yaratıcılıkta anlık ilhamın başarıya ulaşmada önemli olduğundan, C) Yaratıcılığın sadece sanatçılara özgü bir yetenek olmadığında, D) Doğuştan gelen yaratıcılığın uygun çevresel koşullarla geliştirilebileceğinden, E) Sanatsal yaratılarda önemli konuları seçmek ve onları titizlikle işlemek gerektiğinden
Bu günlükleri okuyanlardan bazıları, gerek öykülerinden gerek eski günlüklerinden tanıdıkları sanatçının sesinde belli belirsiz bir çatallanma, satır arası hıçkırıkları, biraz üstten alan bir ton sezip benim gibi bu değişik sesi hafifçe yadırgayabilir. Kimi okur ise tersine, yazardan artık tam da bunu bekliyor olabilir. Ama ne olursa olsun, hangi izlenim ağır basarsa bassın, kusursuz bir Türkçe ile dilin tadını çıkararak zekâyla ve duyarlıkla yazılmış bu günlükler: düşünsel bir ferahlamanın yanı sıra, yazınsal bir doyum da kazanacak okuyana.Bu parçadaki altı çizili ifadeyle hangi durumlarından hangilerine gönderme yapılmamıştır? aşağıdaki metin ve soru üzerinden 5 farklı opsiyon yaz.
Şıklar: A) Yalnız I, B) Yalnız II, C) Yalnız III, D) I ve II, E) II ve III
Behçet Çelik'in Gün Ortasında Arzu kitabındaki öykülerin belirgin özellikleri vardır. Öncelikle okura dilsel bir şölen sunar Öyküler. Okurken anlaşılmayan hiçbir şeyin kalmadığı duygusunu veren yalın anlatımla yapar bunu. İlk okumada tanıdık gelen ilişkilerin ardından kendilerini açan saklı anlamlar, gücünü sıradanlığın içtenliğinden alan öykü dünyasıyla karşılaşır okur. Süssüz. söz sanatlarına çok az yer veren, doğrudan anlamla var olan dil; ucu kapalı görünen tümcelerin okurda yarattığı çağrışımların çokluğuyla kendini belirgin kılarBuna göre, aşağıdaki ifadelerden hangisiyle söz konusu öykülerin özellikleri arasında bir bağ kurulamaz? bu metin ve soruyu kullanarak 5 adet seçenek yaz.
Şıklar: A) Sözcüklerimin okuru hatıraların ve hayal âleminin zengin bahçesinde gezintiye çıkarmasını isterim., B) Bu metinleri okurken size kapalı gelen hiçbir söyleme rastlayamazsınız., C) İyi bir romancının kahramanlarıyla arasına koyduğu mesafe ne çok uzak ne de çok yakın olmalı., D) Günlüklerinizin etkileyiciliği, duygularınızı samimi bir şekilde dile getirmenizden kaynaklanıyor, E) Sözü sanata feda etmeyen, gösterişten kaçan bir şairin elinden çıkmış bu şiirler